İnsanların ve liderlerin bu dünyada sonsuzluk tutkusu veya takıntısı ahiretten nasipleri olmadığını gösterir. Dünyada ölümsüzlük arayışı içindedirler. Halbuki ölümsüzlük bu dünyaya değil öbür dünyaya mahsustur. Bu dünya ile ilgili ilahi kullanma kılavuzunda ebediyet değil geçicilik vardır. Şimdiye kadar da bu kural cari olmuştur. Hilafı görülmemiştir. Bu dünyada ölümsüzlük arayanlar ise sapkın ve azgınlardır. Ab-ı hayat yolunda ömür çürütürler. Yollarını şaşırmışlardır. Çünkü dünya ebediyete göre kurgulanmamıştır. Sadece ebediyete açılan bir kapıdır.

İster yönetici ister yönetilen olsun; azgın insan tipleri ahirete uygun yaşamadıkları için Kur'an ifadesiyle Allah ile buluşmak istemedikleri için tutkularını bu dünyada tatmin etmek ve ölümsüzlük iksiri içmek isterler. Bazı sapkın dindarlar da peygamberlerin diğer peygamberlerden ömür dilendiklerini iddia ederler. Zehi gaflet! Ömürlerinin bir kısmını kendilerine devretmeleri için haleflerinden söz aldıklarını ileri sürerler. Evet! Bazı peygamberler dünya gözüyle misyonları tamamlanmadığı için dünyada bu misyonlarını tedarik etmek için biraz daha ömür istedikleri mervidir. Bu yönde müteşabih hadisler vardır. Arz-ı Mev'ud'a bir taş atımlık mesafede veya menzilde olan Hazreti Musa'nın böyle davrandığı Azrail'e karşı koyduğu rivayet edilmiştir.

Hazreti İsa da nübüvvet misyonunu İslam dairesi içinde tamamlayacaktır. Kısa nübüvvet günlerine........

© Risale Haber