Emsal doğrular!
Bediüzzaman bir ifadesinde şöyle der: “Eğer biz doğru İslâmiyeti ve İslâmiyete lâyık doğruluğu ve istikameti göstersek, bundan sonra onlardan fevc fevc dahil olacaklardır.”
Burada doğru İslamiyet kavramı bedihi ve açık bir hükmü ifade etmektedir. Anlaşılmasında herhangi bir sıkıntı yoktur. İslamiyet’in getirdiği veya vurguladığı doğrular demektir. Cümlenin ikinci şıkkında ise ‘İslamiyete layık doğruluk’ ifadesi vardır. Çetrefilli olan bölüm budur. Bu ifadeler İslamiyet mecrasının dışında da benzer doğrular var mıdır sorusunu akla getiriyor. Evet İslamiyet bir paradigma ve modeldir. Benzerlerini de ihtiva eder ve içine alır. Doğrudan zikretmediği ve gelecekte belki gayri müslim dünyada inkişaf edecek ve ortaya çıkacak değerlere işaret etmektedir. İslamiyete layık doğruluk ise açıktan zikredilmediği halde zımni olarak İslamiyetin içerdiği ve onayladığı doğrular olmalıdır. Dolayısıyla bütün iyilikler ve doğrular aslında aynı köktendir ve İslami değerlere mülhaktır. İslam bütün mesajların özünü ve bozulmamış doğrularını kapsamaktadır. Bu nedenle de sıfatlarından birisi ‘müheymin’ oluşudur. Ötekilerle........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Gideon Levy
John Nosta
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Daniel Orenstein