Unutunca, Unutulursun
Bir tüccar olmuş ve mal tedâriki için de mesela İstanbul'a gelmiş olsanız. Gelmenize geldiniz ama bazı evrakları yanınıza almayı unutmuşsunuz. Ne yaparsınız? Bunların tedârik yollarını arar, telefon açar ve evrakların gönderilmesini istersiniz. Bunun gibi, dönüş bileti almayı unuttuysanız, onu da telafi etmek kolaydır. Fakat bir unutma var ki onun telafisi mümkün değil. Yok yani. Nedir o unutmak? İstanbul'a niçin geldiğinizi unutmak.
Geziyorsunuz, tozuyorsunuz, yatıp kalkıyor, yiyip içiyorsunuz; fakat bir türlü bu mekânda niçin bulunduğunuzu, İstanbul'a niçin geldiğinizi hatırlayamıyorsunuz. Hafıza kaybı yaşıyorsunuz bir nevi. Bunun telafisi, karşılığı, tedârik yönü, olur mu? Olmaz. Her şeye anlam kazandıran, sizin bu şehre geliş maksadınız değil midir? Yoksa, o şehirde öylesine gezinen çocuklar veya basit bir eşyadan, aynı şekilde bulunduğu veya götürüldüğü mekân ve maksattan habersiz olan hayvandan farkınız kalmaz.
Trabzon'da, çok değerli, şimdi rahmetli olmuş bir diş hekimi arkadaşımız vardı. Zaman zaman bu fakire uzun yazılar getirir ve incelememizi, hatta bunları gazeteye göndermemizi isterdi. Bazılarını okurdum. Başı sonu olmayan, epeyce de uzun yazıların maksadını bir türlü anlayamazdım. Niçin yazılmışlar, hangi maksada hizmet için kurgulanmışlar, belli değil. Arkadaşa bunları hatırlatan, uzunca izahlar yapınca da "Ya Habibi kardeş, ben dediğin şeyleri unutmuşum. Bir daha temize çekip getireyim." derdi.
Evet, çok emek vermiş, zahmet çekmiş ama yazıya ruh ve anlam kazandıran "gaye ve maksad" unutulmuş, ihmal edilmiş. Böyle olunca da tüm emekler boşa çıkmış, heba olmuş.
Demek bazı unutmaların telafisi, tedâriki mümkün olabiliyor; ama bazı unutmalar var ki onu hatırlamaktan başka bir telafi yolu yok, unuttuğun şeyi hatırlamaktan başka çaresi yok. Yaptıklarının ve yapacaklarının bir anlam kazanması ve bir değer ifade etmesi için, (İstanbul'a geliş maksadının hatırlanması gibi) asıl gaye ve maksadın bilinmesi ve anlaşılması, hatta her zaman hatırda tutulması gerekiyor.
Bütün bir hayat için bu söz konusu değil mi? Her yaptığın işte, asıl gaye ve maksat belli olacak ki yaptıkların anlam........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d