menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ahmet Hamdi Akseki'nin Raporu (Namazda Kur'an Okuma Meselesi)

10 1
13.07.2025

Ahmet Hamdi Akseki ismini lise yıllarında, Rize Müftülüğüne uğradığımda duymuştum. Kader meselesinden tut, haşir meselesine kadar bir sürü suali olan bir arkadaşımızın bu suallerine bir cevap bulabilme ümidiyle uğradığımız müftülükte, o dönem müftü yardımcısı olan Necati Hocamızın "Uşağum bu suallerin cevabı Ahmet Hamdi Akseki'nin İslam Dini kitabında var, alın okuyun." tavsiyesi sonrasında kitabı alıp okumaya çalışmıştık. İlmihal niteliğindeki bu kitap bu fakire göre emsallerin üstünde bir muhteva ve bilgiye sahip.

1924'te müderris, 1926'da Diyanet Müşavere Heyeti Üyesi olan Ahmet Hamdi Akseki, yeni devletin ikinci Diyanet İşleri Başkanı Şerafettin Yaltkaya'nın vefatı üzerine, 1947'de Diyanet İşleri Başkanı olmuş ve 9 Ocak 1951'de ölümüne kadar da bu görevde bulunmuş, âlim ve fazıl bir zat. Başkanlık döneminde, Risale-i Nurlara sahip çıkmış ve bizzat üstattan da bir takım külliyat istemiştir.

Geçen sene uğradığım Diyanet Vakfı Yayınları standında Doç. Dr. Halil Altuntaş'ın hazırladığı "Ahmet Hamdi Akseki'ye ait, "Namaz ve Kur'an" (Namazda Kur'an Okuma Meselesi) kitabını görünce almıştım. Hemen okumuştum ama kitap, aldığım notlarla öylece duruyordu. Bir daha okuyunca, merakımı mucip noktaları yazıya dökmek istedim.

Aslında bu küçük 110 sayfalık kitap, zamanında Diyanetin istediği üzerine Ahmet Hamdi Akseki tarafından yazılan bir rapor niteliğinde. 1926'da İstanbul Göztepe Camii İmamı Süleyman Efendi'nin Kur'an tercümesi ile namaz kıldırma teşebbüsü üzerine, Diyanet bu imamı görevden almış; dönemin reisi Şerafettin Yaltkaya da hem bu görevden alma kararını hem de gerekçelerini açıklama görevini Akseki'ye vermiş.

Aslında Diyanet Reisi Yaltkaya da Kur'an tercümesi ile namaz kıldırmak taraftarı olan birisidir. Çünkü yukarıdan emir öyle gelmiştir. Bu hassas konuyu Yaltkaya, Ahmet Hamdi Akseki'ye açar ve ona şöyle der:

"Hamdi Efendi yukarıdan çok ısrar var. Başka birini tavzif etsek, yüzüne gözüne bulaştırır, beceremez. Sizin bu konudaki vukufunuz ve halk nazarındaki itibarınız herkesçe........

© Risale Haber