'Elif Şafak' mı yoksa 'Bediüzzaman' mı çok satar?
Bugünü Yaşama Arzusu'nda Irvin D. Yalom'un aktardığına göre, filozof Arthur Schopenhauer'ın annesi, döneminin 'çok satar' bir aşk romanları yazarıymış. Schopenhauer, Yeterli Temel İlkesinin Dörtlü Kökü'nü yazdığı zaman, biraz da alaycılıkla oğluna takılmış: "Korkarım senin bu kitapların hep raflarda kalacak..." Yani "Kimse alıp okumayacak. Öyle duracaklar. Çürüyecekler..." demeye getirmiş. Schopenhauer abimizse, hey maşaallah, kendinden emin bir şekilde raconu kesmiş: "Evet, anne, senin kitapların unutulup gittiğinde dahi benim kitaplarım hâlâ raflarda olacak!" Hakikaten de zaman Schopenhauer'ı haklı çıkarmıştır. Bugün annesinin ismini/kitaplarını hatırlayan yoktur. Ama Schopenhauer'ın eserleri felsefe meraklılarının ilgi gösterdiği metinler olarak varlıklarını hâlâ sürdürmektedir.
John Freeman'ın 'Bir Yazar Nasıl Okunur'unda misafirim ben de bugünlerde. Kitabın altbaşlığı içeriğini fısıldıyor zaten: 'Çağdaş Dünya edebiyatından Yazarlarla Söyleşiler...' Tanıdık isimler var tabii. Bir tanesi Elif Şafak. Şafak, Türkiye'de bir dönem, kitapları 'çok satanlar' listesinde yeralmış bir isim. Evet. Ben de bazı kitaplarını okudum. Romancılığının abartıldığını düşünürüm hep. Hem de onu 'yerli oryantalistler' zümresinden sayarım. 'Oryantalist' demem yurtdışında dünyaya gelmesinden veya şimdi orada yaşamasından vs. değildir. Müslüman Türkiye'yle ilişkisinin bir Batılının nazar-ı sathîsine sahip olmasındandır. Yani, Elif Şafak, bilâd-ı İslam'ı incelerken ne 'Elif' ne de 'Şafak' olabilmektedir. Pierre Loti kıvamında, tam Batı'nın Asya'yı seyretmeyi sevdiği tepeden, metinlerini üretmektedir.
Freeman'la söyleşisinde de aynı ham tavrın izlerini görmek mümkün. Her neyse... Bu bahsi uzatmayayım. Fakat mezkûr bölümde dikkatimi çeken, Şafak'ın verdiği, Kur'an'la ilgili yanlış bir bilgi var. Yerinden okuyalım: "Kur'an'da, kökleri yukarı doğru, havada olan bir ağaçla ilgili çok sevdiğim bir metafor var. Milliyetçi eleştirmenler bana, 'Köklerin yok, sözde bir Türksün' dedikleri zaman 'Hayır, köklerim var, sadece yerde değiller. Yukarıda, havadalar' diyorum." (Bir Yazar Nasıl Okunur, Hep Kitap, s. 186) Müteyakkızların yakaladığı üzere, Elif Şafak, burada birşeyleri fena karıştırıyor. Evet. Kur'an'da bir ağaç tasviri var. Doğru.........
© Risale Haber
