Zaman Değişir, Ruh Aynı Kalır: Abdurrahman Gazi Vakfı
90’lı yıllardı… Bugünkü gibi internet, cep telefonu veya bilgisayar yoktu. Bilgiye ulaşmak, Palandöken Dağı’nın zirvesine çıkmak kadar zorlu bir süreçti. Okullarda kütüphaneler yaygın değildi, olanlar da sınırlı sayıda kitaba ev sahipliği yapıyordu. İşte o dönemlerde, öğrencilerin uğrak yerleri İl Halk Kütüphanesi ve ilmi öğrenmeyi, öğrendiğini öğretmeyi ilke edinen mekânlardı. Bu güzide yerlerin başında ise Abdurrahman Gazi Vakfı geliyordu.
İsmini Erzurum’un İslamlaşması sürecinde önemli bir rol oynayan sahabeden alan vakıf, o yıllarda Mumcu Mahallesi’ndeydi. Hafta sonları, bazen de hafta içi uğrak yerimizdi. Kimlerin vakıfta olduğunu, bizi vakıfla kimin tanıştırdığını, orada hangi çalışmalara katıldığımızı bugün hatırlamıyorum. Ancak bir şey çok net: Abdurrahman Gazi Vakfı ve o bina, bize huzur veren, ilmin ve dostluğun harman olduğu bir yuva gibiydi. Mahalle arkadaşlarımızla vakfa gider, sohbetleri dinler, ödevlerimizi yapar, kitap okurduk. O vakitte öğrendiklerimiz, gönlümüzde bir iz bıraktı. Vesile olanlardan Rabbim binlerce kez razı olsun.
Aradan uzun yıllar geçti. Ve bir gün, yeniden Abdurrahman Gazi Vakfı’na yolum düştü. Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Erzurum Şube Başkanı Murat Ertaş’la burada buluşmak üzere sözleşmiştik. Vakfın genel merkezi........
© Pusula Gazetesi
