Mesele CHP Değil!
Dün 367’i savunmak için bin dereden su getiriliyordu. Bugün de bu gayri-hukukiliğe kılıf uydurmak için olmadık gerekçeler üretiliyor. Canhıraş bir biçimde hukuksuzluğa sarılanlara küçük bir hatırlatma: Hukuksuzluğun yarın dönüp kimi vuracağı belli olmaz.
- VAHAP COŞKUN
- 8 Eylül 2025
Hukukun temel prensiplerinden biridir: Eğer bir konuda özel bir kural varsa genel kurallara başvurulmaz. O konudaki talepler ya da ihtilaflar, özel kurala göre bir çözüme kavuşturulur ve genel kurallar işin içine karıştırılmaz.
Siyasi partilerin genel kongreleri, il ve ilçe organlarının seçimiyle ilgili mevzuatımızda özel bir kural var. Siyasi Partiler Kanunu’nun (SPK) m. 21’e göre, bu seçimler yargının denetimi ve gözetimi altında yapılır. Madde; bu seçimlerin yapılma usulünü, itiraz ve karar sürelerini ve yetkili yargı organını tayin eder. Madde metninin, hiçbir şüpheye yer bırakmayacak netlikte ve okuyan herkesin anlamasına imkân veren bir sadelikte kaleme alındığını özellikle vurgulamak gerekir.
SPK m. 21’e göre, bir siyasi partinin il kongresi seçimlerine yapılacak itirazlar YSK tarafından karara bağlanır. 1982 Anayasası m. 79 da, YSK kararlarının kesin olduğunu ifade eder. Bazı hukukçular, SPK m. 121’e atıfla Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) dernek genel kurullarının iptaline ilişkin düzenlemelerinin, bir partinin il kongresi seçimlerine de tatbik edilebileceğini öne sürerler.
Ancak bu görüşün hukuki bir dayanağı yoktur. Çünkü konu SPK m. 21’de özel olarak düzenlendiğinden, bu konuda TMK hükümleri uygulanamaz. Dolayısıyla mesele sarihtir. İl kongrelerinde esas alınacak kanun SPK, yetkili mahkeme ise YSK’dır. Dolayısıyla bir il kongresinin iptali istemiyle hukuk mahkemelerine dava açılamaz. Açılması halinde hukuk mahkemelerinin, bu davaları görevsizlik sebebiyle reddetmeleri gerekir.
Peki, bir il kongresi sürecinde birtakım suçlar işlendiği iddiası varsa ne olur?
Hemen vurgulanmalıdır ki, bu iddialar seçimlere tesir etmez. Suç işlendiğini iddia edenler, varsa ellerindeki bilgi ve belgeleri savcılıklara verirler. Savcılıkça ciddi bulunmaları durumunda bu iddialar bir ceza davasına dönüştürülür. Ceza yargılamasının sonunda eğer bir kişi ya da kişiler hakkında il yönetimde bulunmalarına mâni olacak bir mahkûmiyet kararına varılır ve bu karar........
© Perspektif
