menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Türkiye Yeniden Arabulucu Rolünde mi?

21 0
04.09.2025

Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy’nin geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklama, Türkiye’yi yeniden bölgesel diplomasinin merkezine taşıdı. Zelenskiy, Rusya ile olası barış görüşmelerine ev sahipliği yapabilecek ülkeler arasında özellikle Türkiye’nin adını andı; Körfez ülkeleri ve bazı Avrupa başkentleriyle birlikte Ankara’yı potansiyel adres olarak gösterdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan da Zelenskiy ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde “Türkiye hazır” mesajını verdi.

Zelenskiy’nin Önerisi, Beyaz Saray’daki Masa ve Avrupa’nın Rusya Korkusunun Gölgesinde Türkiye’nin Konumu

Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy’nin geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklama, Türkiye’yi yeniden bölgesel diplomasinin merkezine taşıdı. Zelenskiy, Rusya ile olası barış görüşmelerine ev sahipliği yapabilecek ülkeler arasında özellikle Türkiye’nin adını andı; Körfez ülkeleri ve bazı Avrupa başkentleriyle birlikte Ankara’yı potansiyel adres olarak gösterdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan da Zelenskiy ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde “Türkiye hazır” mesajını verdi. Daha önce 2022’de İstanbul’da gerçekleşen barış görüşmelerini hatırlatan bu öneri, hafızalarda güçlü bir yankı uyandırdı, çünkü o dönem taraflar masaya oturmuş, güvenlik garantileri ve tarafsızlık üzerine müzakereler yapılmış, fakat sonuç alınamamıştı. Şimdi aynı ihtimal, çok daha yorgun, çok daha bölünmüş ve karmaşık bir uluslararası tabloda yeniden gündeme geliyor.

Türkiye için bu öneri, Erdoğan’ı bir kez daha “bölgesel arabulucu lider” konumuna çıkarabilecek bir fırsat olarak değerlendiriliyor. Karadeniz tahıl koridorundaki rolü, esir takası diplomasisi ve savaşın ilk günlerinde Montrö rejimini işleterek Boğazları savaş gemilerine kapatması, Ankara’nın kriz anlarında “çözüm üretici aktör” kimliğini pekiştirmişti. Zelenskiy’nin son çıkışı, Ankara’nın yeniden bu pozisyona çağrıldığının işareti.

Ancak bu gelişmenin hemen öncesinde, Washington’da kurulan kritik bir masada Türkiye’nin yer almaması dikkat çekmişti.

Beyaz Saray’daki Masa: Türkiye’nin Yokluğu

18 Ağustos’ta Beyaz Saray’da çekilen fotoğraf, Ankara’nın pozisyonunu yeniden tartışmaya açtı. Masada Trump, Zelenskiy, NATO Genel Sekreteri ve Avrupa’nın ağır topları vardı: İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya ve Finlandiya. Türkiye yoktu. Bu tablo, birçok yorumcu tarafından Ankara’nın dış politikada ağırlık kaybının işareti olarak değerlendirildi.

İlk bakışta bu yorum ikna edici görünebilir. Ancak masadaki ülkelerin ortak noktası, Rusya’yla doğrudan ve derin bir sıkıntı yaşıyor olmalarıydı. İngiltere, Ukrayna’ya askeri destek konusunda öncü rol üstleniyor. Almanya ve Fransa, yıllarca enerji bağımlılığı içinde oldukları Moskova’yı artık varoluşsal bir tehdit olarak görüyor. Finlandiya ise 1.340 kilometrelik sınırın öte tarafında, Rusya tehdidini günlük hayatın bir parçası gibi hissediyor.

Türkiye’nin konumu ise farklı. Ankara için Rusya, hem rakip, hem ortak hem de denge unsuru. Karadeniz’de kıyıdaşlık, enerji bağımlılığı ve........

© Perspektif