menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Küresel Üçkâğıtçılık

107 0
27.11.2025

Yaklaşık çeyrek yüzyıldır her ekonomik sorunun çözümü, dolayısıyla sosyal sorunların ilacı olarak sunulan ve savunulan neoliberal Washington Uzlaşısı destekli küreselleşme bırakın sorunları çözmeyi pek çok yeni ve daha büyük sorunun kaynağı oldu.

Sovyet sisteminin çöküşüyle başlayıp Berlin Duvarının yıkılışı, soğuk savaş döneminin sona ermesi ve iki kutuplu dünyadan kutupsuz dünyaya geçişin barış getireceği umuduyla devam eden dönüşüm çok farklı bir gelişime yöneldi. Özellikle sermaye hareketlerinin serbest kalmasıyla herkesin parasını istediği yerde istediği gibi yatırıma dönüştürebileceği bir ortak sistemin yaşama geçişiyle zirveye ulaşan bu dönüşüm yeni kötülüklerin kaynağı haline geldi.

Küreselleşme, başlangıçta bir özgürlük havası getirmiş görünüyordu. Devletlerin eşit olmasalar bile dünyayı ilgilendiren kararlarda daha fazla işbirliği içinde olacağı bir sistem kurulacağı umuduyla girildi bu yola. Mesela dar kapsamlı G7 yerine çok daha geniş kapsamlı G20’nin kurulması bu yaklaşımın işaret fişeğiydi. Zaman içinde ABD’nin herkesten daha çok eşit olmaya yönelmesi ve bütün dünyaya hegemon devlet rolünü zorla kabul ettirmeye çalışmasıyla G20 işlevsiz hale geldi ve kutuplar yeniden oluştu. Bugün batı bloku denilen Amerika kıtaları, Avrupa kıtası, Batı Asya, Japonya, Kore, Tayvan, Türkiye ve diğerleri büyük ölçüde ABD’nin hegemonyasını kabul etmiş durumda bulunuyor. Buna karşılık Doğu ve Güneydoğu Asya tam bir hegemonik düzende olmasa da Çin’in liderliğini........

© Para Borsa