TESPİTLER ( 10 / 39 )
TÜRK OĞLU TÜRK, SAHÂBÎ, OSMAN İBN-İ TALHA!...
Ka’be-i Muazzama’nın Kayyumu, Miftahdârı, Osman İbn-i Talha’nın anlattığı mu’cize-i Nebeviyye şöyledir; İbnü’l-kayyim Zâdü’l-Meâd’da İbn-i Sa’d’ın Tabkât’ından şu vak’a’yı nakl’eder: Osman İbn-i Talha der ki: Cahiliyet devrinde biz Ka’be’yi Pazartesi, Perşembe günleri açardık. Bir ziyaret günü Resûlu’llâh da geldi. Halk ile beraber Ka’be’ye girmek istedi. Her nasılsa ben yoğunluk ettim, Resûlu’llâh hilm-ü sükûn ile bana: Yâ Osman yakın günün birinde bu anahtarı sen benim elimde nereye istersem koyabilecek bir vazi’yyette göreceğini umarım buyurdu. Mekke’nin fethi günü Resûlu’llâh anahtarı aldı. Kime isterse verebilirdi. Sonra bana iade etti. Verirken de: Ey Ebû Talha oğulları, emaneti - size daim ve bâkî olmak üzere- işte alınız!. Bu emaneti, bu hakkı sizden kimse alamaz; meğerki, zâlim ol! Buyurdu. Anahtarı alıp giderken Resûlu’llâh beni çağırdı. Dönüp geldiğimde, Resûlu’llâh: Ey Osmân, vaktiyle sana söylediğim söz, tahakkuk etmedi mi? buyurdu. Hicretten evvel söylediği sözünü tahattür ederek; evet tahakkuk etti, şehadet ederim ki, sen Allah’ın Resûlü’sün! derim, dedi...
Mekke’deki Türk Kavmi, Süreycî’lerle alakalı, enterasan bir bilgi daha arz’edeyim; Oğuz’ların Bozok Kolu, Kayı boyundan, Süreyc Kabilesi’nin Reisi, Osman İbn-i Talha, i’tina ile yapmış olduğu çok değerli bir kılıcı,3. Halife Hazret-i Osman bin Affan radiya’llâhu anh. Efendimize hediye eder, Eşsiz değerdeki bu kıymetli kılıç, asırlar boyu büyük fiayatlarla el değiştirir. Asır’lar sonra, tesadüf, hatta, tesadüf değil, tam bir tevâfuk, kılıc Şeyh Edebali’nin eline geçer. Edebalî’ de bu kıymetli Kılıcı, Mansur-u Muzeffer olması dileğiyle damadı, Osman Gazî’ye emanet eder. Şu garip tecellî’ye bakarmısınız, Kayı Boyundan, bir Osman’ın, Osman İbn-i Talha radiya’llâhu anh tarafından yapılan bir kılıc asırlar sonra bir başka Kayı Boyundan, Osman’a, Ebed-müddet devam eden, Osmanlı Devleti aliyye’mizin Banisi, Osman Gazî’ye intikal etmiştir. Bu Mukaddes Emanet kılıç, Osmanlı Devleti aliyye’miuzin Zafer sembolü olarak elden ele dolaştırılmıştın.
Osman İbn-i Talh radiya’llâhu anh. Efendimiz tarafından yapılan ve üzerinde Kayı Boyu’nun simgesi, alâmet-i Fârikası olan ( iki ok bir yay) “IYI) damgası bulunan kılıc Topkapı Sarayı Müzesi, Mukaddes Emanetler Dare’sinde sergilenmektedir.
Bilindiği gibi, Türk Tarihi’nin büyük bir bölümü, Destan ve Efsâne’lerden ibarettir. Hükümdar olarak, İslâm ile ilk müşerref, Karahanlılar Devleti’nin Hükümdarı, Satuk Buğra Hakkında da, destansı ifadeler ve efsâne’ler vardır. İslâm ile şerefyab olduktan sonra, “ Abdülkerim,” adını alan, Satuk Buğra Han İslâm’ı seçtiikten sonra, Yüce İslÂm Dini, bütün Türk Kaviumleri arasında hızla yayılmış neşv-ü nüma bulmuştu.
Karahanlılar ailesinin bilinen ilk hükümdarı, Bilge........
© Önce Vatan
