Atatürk'ün altını çizdiği satırlar...
Atatürk’ün kayıp kitapları… Atatürk’e ırkçı Türk milliyetçisi diyorlar. Bilim dışı dil ve tarih tezleri uyduran faşist diktatör diyorlar. Batının entelektüel çevrelerinde ve onların güdümündeki Türkiye entelajansiyasında hakim görüşler bunlar. Fakat Atatürk’ün okuduğu eserlere baktığımızda Atatürk’ün dil ve tarih tezinin doğrudan ve tamamen Batılı bilim adamlarının açık seçik yazdıklarına dayandığını görüyoruz. Atatürk tarih tezini ortaya koyarken pek az yorum katarak zamanının geçerli bilimsel sonuçlarını derleyip yansıtmış.
Evet, yine ilk kez okuyacaksınız. Atatürk’ün dil notlarını ve altını çizdiği satırları doğrudan aktarmaya devam ediyorum. Kaynak: “Atatürk’ün Okuduğu Kitaplar” serisi. 24 cilt, toplamda 13 bin kadar sayfa. Anıtkabir Derneği Yayınları’ndan.
Bugün sizlere zamanın en ünlü ve en saygın iki bilim adamının eserlerinden Atatürk’ün altını ve yanını çizdiği, işaretler koyduğu satırları göstereceğim. Biri François Lenormant, arkeoloji profesörü, antik tarih yazımında devrinin en iyi bilinen birkaç yazarından biri. Öteki Leon Cahun, o da devrinin makaleleri, kitapları en çok okunan Doğu bilimcisi.
Sanılmasın ki bu iki yazar ve daha sonra aktaracağım yazarlar Türk dostu, Turan hayranı oldukları için bunları anlatmışlar. Hayır, azcık dikkatli bir okumayla bu Batılı yazarların Türkleri ilkel bir kavim, Türk dilini gelişmemiş bir dil saydıklarını göreceksiniz. Bu yazarlar “Aryen” dedikleri milletleri gelişmiş millet ve üstün ırk olarak kabul etmeye devam etmektedir. Yani bunlar Türklere karşı olumsuz önyargılarını sürdüren bilim insanlarıdır. Fakat kanıtların somutluğu karşısında bilimsel dürüstlükleri gereği Batı uygarlığının Türk-Turan uygarlığına dayandığını kabul etmek, ifade etmek durumunda kalıyorlar.
LEON CAHUN: BİLİM VE SANAT DOSTU TÜRKLER
Eser: “Asya Tarihine Giriş – Başlangıçtan 1405’e Kadar Türkler ve Moğollar”, Paris – 1896; Yazar: Leon Cahun – Mazarine Kütüphanesi Müdür Yardımcısı…
Türkler ve Moğollar bilimin ve yönetimin, kaba güçten ve inançtan daha önemli olacağı döneme kadar, Asya'ya ve Doğu Avrupa'ya hâkim oldular… Türkler ve Moğollar kılıçla yapılabilecek her şeyi yaptı. Askeri düşüncenin somut örneğiydiler. Cesaret, itaat, doğruluk, iyi niyet gibi erdemler gerçek savaşçı insanların sahip oldukları erdemleridir. Dürüst yönetici ve gerçek idareciydiler.
Bilimi ve sanatı küçümsemek şöyle dursun, entelektüel şeyleri onurlandırırlardı. Bunları uygulamayı düzenli bir şekle sokmayı denediler. Ama kendilerine özgü düşüncelerinin kalıbı, Çin veya Pers uygarlığını durduramayacak ve değiştiremeyecek kadar dar ve ilkeldir. Bu kalıp içine zorla sıkıştırılmış bu düşünce yapısı, kendi kabını kırmakta ve Türk ruhunda doğal olan görme netliğinin ve doğruluğunun verdiği derin etkiyi yitirmesinde etkili oluyordu. Cilt 12, S. 477-78
Benim Notum: 1873 yılında toplanan Uluslararası Oryantalistler Kongresi’ne bir rapor sunan Leon Cahun, Fergusson’un bulgularını doğrulayıp, 30 sayfalık yeni kanıtlar açıklıyor ve “Avrupa’da Aryenlerden önce........
© OdaTV
