Nasıl dönüştüğümüzün farkında mıyız?
-.. . -. .. --.. --.. . -.-- .-. . -.-
Bugünkü yazıma Mors Alfabesiyle Deniz Zeyrek yazarak başladım.
Bu alfabeyle ilkokulda rahmetli babamın taksitle aldığı Hayat Ansiklopedisi’ndeki Mors maddesini okurken tanışmıştım.
Çok ezberlemek, yazabilmek, okuyabilmek istemiştim ama ne yazık ki becerememiştim. Daha doğrusu “Telgrafçı mı olacağım, ne işime yarayacak” diyerek havlu atmıştım. Kala kala sadece adımı ve soyadımı yazacak kadar ezberim kalmış.
Zaman zaman filmlerde mors alfabesinin hayat kurtarıcı olduğunu görünce aklıma hep o ansiklopediler gelir ve Mors Alfabesinin tarih olduğu gerçeğiyle yüzleşirim.
***
Annemin dekoratif malzeme muamelesi yapıp üzerine dantel koyduğu, herhangi bir cildini yerinden çıkardığımızda olay çıkardığı o muhteşem ansiklopediler de tarih oldu artık.
Bir defasında “Hücre” başlığı altındaki yazıları hatmetmiştim. Oradaki görseli de beyaz boş bir kâğıda çizmiştim.
Ortaokulda Fen Bilgisi dersinde “hücre içi sarnıç sistemi” hakkında hiçbir şey duymayınca öğretmene sormuştum. O da “Endoplazmik retikulum” denilen şeyin Ansiklopedide bu şekilde Türkçeye çevrildiğini anlatmıştı.
Sosyalizme ilgim ilk defa o ansiklopedinin “Sovyetler Birliği” sayfasındaki görkemli resimleri gördükten sonra başlamıştı.
***
“Memlekette bu kadar çok olumsuzluk yaşanıyor, bu gereksiz bilgilerin zamanı mı?” diyor olabilirsiniz.
Bence zamanı.
Zira hayatımızdaki bütün olumsuzlukların ardında yaşadığımız dönüşümler ile bu dönüşümlere karşı kayıtsızlığımız yatıyor.
Ansiklopedi kullanan kaldı mı sahi?
Hayır (iki nedenden dolayı) kalmadı...
Öncelikle........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d