Failsiz sabotaj!
Haftaya, sevgili Cansu Çamlıbel’in T24’te yayınlanan DEM Parti Eş Başkanı Tuncer Bakırhan’la yaptığı söyleşiyi okuyarak başladım.
Aklımda bugün yazmak için başka bir konu vardı ama söyleşideki bir detaya kayıtsız kalamadım.
O detayı yazmadan önce Cansu’nun hakkını teslim etmeliyim. Türkiye basınındaki en iyi röportajcılardan biri oldu. Sorusunu esirgemeyen, sıkıştıran, kitabın ortasından giden, röportaj verenin bütün çelişkilerini teşhir eden bir üslubu var.
***
Bakırhan’la söyleşisi de böyle bir söyleşi olmuş.
Her satırını dikkatle okudum.
En çok dikkatimi çeken şey Bakırhan’ın bazı sorulara verdiği “(Öcalan’a) onu sormadık” yanıtı oldu.
Bunlardan biri de terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’ın Türkiye’de son zamanlarda yaşanan anti demokratik olaylara ilişkin görüşleri.
Bakırhan, söyleşinin bir yerinde demokratikleşmenin önemine dikkat çekerken Cansu, “Peki hükümetin uygulamaları neden tam tersi istikamette gidiyor size göre?” diye soruyor ve son dönemle olup bitenleri tek tek sıralıyor.
Bakın Bakırhan ne yanıt veriyor:
“Sanırım bunu da ilk defa söyleyeceğim, sohbet sırasında Öcalan -ki bu söylediklerim kamera, dinleme cihazı vesaire ne varsa artık onların önünde olmuştur- döndü ve bize dedi ki; ‘Bu son aydınlara, yazar çizerlere yapılan operasyonlar, İstanbul Barosu’na yapılan operasyonlar, kayyım atamaları bir sabotajdır.........© Nefes
