Şaşırtan çıkış
Türkiye siyasetinde parti içi istişare ve eleştiri geleneği hiçbir zaman oluşmadı. Parti yönetimleri daima tepeden inme kararlarını örgütlerine dayatarak yol almaya çalıştılar. Erdal İnönü gibi birkaç ismin dışında liderler eleştiriye, sorgulamaya karşı hep kapalı oldular.
Kapalılık özellikle sağ partilerde lidere koşulsuz sadakati ortaya çıkardı. Bu durum da son nefesine kadar koltukta kalan genel başkanları, tek özelliği liderine itaat etmekten ibaret olan listeleri ve farklı seslere tahammülsüzlüğü getirdi.
Sol veya sosyal demokrat partilerde eleştiri mekanizması bir noktaya kadar işleyebilse de sonuç sağ partilerden genelde farklı değildi. Kongrede rakibinin yakınını dövdürmeye, kurultayda imza oyunlarıyla diğer adayları ekarte etmeye kadar varan bu tavır tıpkı diğerleri gibi lidere itaati yaratmakla birlikte, kitlelere parti içi demokrasi........
© Muhalif
