İtibar
Sevgili dostum Murat Epruyan’ın gönderisini sabah okuyarak güne başladım. Pek tanımadığım ama finans piyasaları ve merkez bankaları uzmanı olan bir makro ekonomist Michel Santi yazdığı bir köşe yazısında, Türkiye’yi “Dünya’nın hasta adamı” olarak nitelendirmiş. Türkiye’de olup bitenleri İmamoğlu’nun diplomasının iptalinden başlayarak gelişen süreci özetledikten sonra, siyasetin ekonomiyi nasıl tahrip ettiğine örnek olarak ülkemizi göstermiş. Temel soru şu: “koltukta kalmak mı önemli, halkın refahı mı?”
Bu satırları okurken, yeni dalga operasyonların yapıldığını, eğer aksi bir yürütmeyi durdurma kararı çıkmaz ise muhalif özellikleri ile tanınan iki televizyon kanalının 10 gün süreyle karartılacağını izliyoruz. Esas itibarı ile tutuklanan, içeri alınan siyasi kişilerin, gazetecilerin, protestocu gençlerin, iş insanlarının, sanatçıların toplum nezdinde itibarını zedelemeye yönelik girişimlerin kimin itibarını zedelediğini ve Türk halkına hangi faturaları çıkarttığını sorgulamamız gerekmiyor mu? Karartılan kanalların 10 gün sonraki izlenirliklerinin rekor üstüne rekor artışa ulaşacağını öngörmek çok mu zor?
Evet, ülkemizin bir an önce normalleşmesi, akıl ve bilimin gösterdiği çizgiye dönmesi gerekiyor. Hukukun güvenilir hale geri........
© Muhalif
