menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kur’ân’da Kabir Hayatı

12 0
03.04.2025

Yedi madde halinde değineceğimiz Kur’ân âyetleri Kabir hayatının varlığını belgelemektedir:

1-Kur’ân ölüm sonrası ve Kıyamet öncesi hayat için Kabir ve çoğulu olan Kubûr kelimelerini ve kabirler anlamına Mekâbir kelimesini kullandığı gibi kabre koyma mânasına Ekbere fiilini de kullanmaktadır. Kubûr anlamına üç defa da Ecdâs kelimesi zikkredilmektedir.1 Kur’ân yanı sıra hadîslerde de yer alan bütün bu kullanımlar, Kabir hayatının varlığını delillendirmektedir. Çünkü kabir hayatı olmasaydı ona delâlet eden kelimeler konulmazdı.

“Kabir /(Tevbe 84)

“Münafıklarda ölen hiç kimsenin cenaze namazını kılma ve Kabri başında durma…”

“Kubûr / (Fâtır22)

“Dirilerle ölüler de bir olmaz. Şüphesiz Allah, dilediğine işittirir. Ama sen Kabirlerinde yaşayan akıllı canlılara (Men) işitti- remezsin!”

“Mekâbir / (Tekâsür 1)

“Mallar ve çocukların çokluğuyla övünüp durma (ölümle) kabireri ziyaret edinceye kadar sizleri oyaladı.”

Ekbere /(Abese 21)

“(İnsanı bir nütfeden yaratan) Allah sonra da onu öldürür ve Kabre koyar.”

“Ecdâs / (Kamer 7)

“Bakışları eğik olarak çevreye yayılmış çekirge sürüleri gibi kabirlerinden çıkacaklar”

2- 46.Mümin sûresinin meâli verilecek âyeti kabir hayatının varlığını açık bir şekilde göstermektedir.

“Sabah-akşam ateşe sunularak onlara Cehennem ateşi gösterilir. Kıyâmet koptuğunda ise onlara şöyle denir: Firâvun ve işbir- likçilerini en şiddetli azaba atıverin.”

3-Kur’ân-ı Kerîm, kabirdekilerden, diri ve akıllılar için kullandığı “Ashâb”2 ve “Men”3 ifadesiyle söz etmektedir. Bu da kabirdekilerin kendilerine göre bir hayatın içinde olduklarını gösterir:

“Ashâb / (Mümtehine 13)

“Ey îman edenler! Kendilerine Allah’ın öfhelendiği, “Ashabul- Kubûr” olan kabirlerdeki kâfirlerin ümit kestikleri gibi âhiretten ümitlerini tamamen kesmiş bir topluma kendinizi temsil ve tasarruf hakkı vermeyin; onları dost edinmeyin.”4

“Men /ْ(Fâtır 22)

“Dirilerle ölüler de bir olmaz. Şüphesiz Allah, dilediğine “Men” işittirir. Ama sen kabirde yaşayan akılı canlılara (Men) işittiremezsin!”5

4-Kur’ânKabir için de “Merkad / demektedir. Merkad hayat dolu rüyaların benzerlerinin yaşandığı uyku, uyku yeri ve uyku zamanı anlamına gelmektedir.

“Merkad / (Yâsîn 52)

“Onlar şöyle derler: Vay başımıza gelenlere! Bizi Merkad’imizden kim Ba’s etti / uyuduğumuz yerden kim kaldırdı? Rahman olan Allah’ın vaadi meğer buymuş, gönderilen peygamberler de doğru söylemişler.”6

5-Yüce Kitabımız Kıyâmet Günü kabirlerden kaldırılış için genelde insanların uykudan kaldırılışı, özelde Ashâb-ı Kehf’in uykudan kaldırılışı için kullandığı “Ba’s ” kelimesini kullanmaktadır.Ba’s kelimesinin geçtiği Yasîn 52’nin anlamı yukarıda verildi. Kullanıldığı diğer sûrelerden En’âm 60’ da ise şöyle buyrulmaktadır:

“Geceleri nefislerinizi alan, gündüzün yaptığınız işlerinizi bilen, sonra belirlenmiş eceliniz tamamlansın diye sizi gündüzün ba’s eden / uykudan kaldıran da Allah’tır. Dönüşünüz O’nadır ve O size yaptıklarınızı haber verecektir.”

6-Kur’ân’da Şehîdlerin Hayatı

Kur’ân’ın şehîdler için kesin bir dille doğruladığı dünya ile âhiret arası hayat da, bu hayatın bir benzerinin kabirde yaşandığını ve yaşanacağını göstermektedir.

“Allah yolunda öldürülenleri sakın ‘ölüler’ sanmayın. Hayır, onlar, Rableri katında diridirler ve rızıklanmaktadırlar.

Allah’ın, lütfuyla kendilerine bağışladıklarından da sevinç duymaktadırlar. Arkada kalıp henüz kendilerine katılmamış olanlara, hiç bir bir korku ve üzüntü duymayacaklarını müjdelemek isterler.”

Bu âyetlerin ölüm sonrası ve Kıyâmet’le başlayacak Âhiret öncesi bir hayata, bir diğer anlatımla Kabir hayatına delaleti apaçıktır.” Arkada kalıp henüz kendilerine katılmamış” şeklinde ki ifadeler de pekiştirici kanıttır.

7-Kabirle Bağlantılı Diğer Âyetler Yukarıda meâlleri verilen iyice kavranıldığında sunacağımız âyetlerin kabir hayatı ile bağlantısı görülebilir:

a- Mü’minûn 99-100

“(Ölümden sonraki hayata inanmamakta direnip de kendi kendilerini aldatanlardan)........

© Mir'at Haber