ALLAH VÂRİSLERİN EN HAYIRLISIDIR
Zekeriyyâ aleyhisselâm İsrâiloğulları’na gönderilmiş son peygamberlerden biri ve Hz. Yahyâ’nın babasıdır.
Allah (cc) Zekeriyya’yı (as) seçkin nebiler/rasûller arasında sayıyor:
“Ona (İbrahim’e) İshak’ı, Yakub’u bağışladık, her birini doğru yola eriştirdik.
Daha önce Nûh’u ve soyundan Davûd’u, Süleyman’ı, Eyyûb’u, Yûsuf’u, Musa’yı ve Harun’u, ki işlerini iyi yapanlara (muhsinlere) böylece karşılık veririz.
Zekeriyya’yı, Yahya’yı, İsa’yı ve İlyas’ı -ki hepsi iyilerdendir (sâlihlerdendi).
İsmail’i, Elyesa’ı, Yûnus’u, Lût’u -ki hepsini dünyalara üstün kıldık- doğru yola eriştirdik.” (En’am 6/84-86)
Nebilerin kıssalarının (hikâyelerinin) Kur’an’da, özellikle Enbiyâ Sûresinde anlatılmasında çok faydalar ve hikmetler var.
Mesela; “Zekeriyya’nın (as) kıssası, bütün peygamberlerin birer insan ve Allah’ın kulları olduklarını ve ilâhlıkta hiçbir payları bulunmadığını vurguluyor. Onlar başkalarına çocuk bahşetme, manevi yardım etme kudretine sahip değillerdi. Çünkü kendileri de çocuk sahibi olabilmek için Allah’a dua etmek zorunda idiler
Vurgulanan bir başka gerçek de, bütün peygamberlerin Tehvid’e olan imanlarıdır. İşte bu nedenle onlar ihtiyaç ve istekleri için yalnızca bir tek olan Allah’a dua etmişlerdi. Allah (st) da onlara yardım etmişti.” (Mevdudi, Tefhimu’l-Kur’an (Çev.), 3/329)
Ey Elçi veya muhatap) bu seçkin (müctebâ) nebilerden;
“Zekeriyya’yı da (an). Hani o, Rabbine şöyle niyaz etmişti: Rabbim! Beni yalnız bırakma! Sen, vârislerin en hayırlısısın, (her şey sonunda senindir).” (Enbiyâ 21/89)
Yani “bana bir mirasçı vermenin hayırlı olup olmadığını ancak sen bilirsin.” (Taberî, İbni Cerir. Câmiu’l-Beyân, 9/79)
Ölen herkesten sonra ebedî kalan en hayırlı Sensin. Onun; “Sen vârislerin en hayırlısısın” demesi, daha önce; “bana mirasçı olsun” (Meryem 19/6) demiş olmasındandır. Yani “ben dinini zayi etmeyeceğini biliyorum, fakat dinin emirlerini yerine getirip uygulamak şeklindeki bu fazileti soyumdan kesme” demişti. (Kurtubî, el-Câmiu li-Ahkâmi’l-Kur’an, 2/2072)
Kur’an, Allah’ın seçkin kullarından, müttaki ve ve müslim (teslim olmuş) örnek bir nebinin, yüreğin en derinliğinden neş’et eden duasını, yakarışını, Allah’ın onun duasına nasıl karşılık verdiğinden bahsediyor.
İşte önümüzüde örnek bir kulluk, muhteşem bir teslimiyet, derin bir huşû’, Yüce Makam önünde hoş bir mütevazilik…
Duanın hangi Makama yapılacağını, nasıl yapılacağını, duanın önemini, o Yüce Makam’ın da Zekeriyya (as) gibi dua edenlerin talebine nasıl karşılık vereceğini, Zekeriyya’nın (as) kıssasında görüyoruz.
Zekeriyya oğlu Yahya’nın doğum olayı Âli İmran 3/38-41 ve Meryem 19/12-15) Sûrelerinde geçiyor. Enbiyâ 21/89da ise bu olay Sûrenin genel akışına uyumlu, ahenkli bir şekilde anlatılıyor.
Zekeriyya’nın (as) duası: “Ya Rabb’i beni yalnız, evlatsız bırakma…” dedi ve arkasından da imanın, mirasın, mülkün, nesil yaratmanın Allah’a ait olduğunu itiraf etti.
“.. Sen vârislerin en hayırlısısın” dedi.
Allah (st); “Biz onun da duasını kabul ettik ve ona Yahya’yı verdik; eşini de kendisi için (çocuk doğurmaya) elverişli kıldık” buyurdu. Çünkü karısı kısırdı,........
© Mir'at Haber
