Allah-u Teâlâ’ya güvenmek
Allah-u Teâlâ’nın yerleri, gökleri, dağları, denizleri; gökte, yerde, denizlerde, gökle yer arasındaki her türlü canlıyı yaratan mükemmel bir yaratıcı olduğunu; göklerin ve yerin mülkünü elinde bulunduran, milyarlarca yıldızı, gezegeni ve galaksileri, karada ve denizde yaşayan yüzbinlerce canlı türünü en mükemmel şekilde yaratan ve hepsini idare eden bir mükemmel bir yaratıcı olduğunu unutmamalı insan.
Dünya’yı, Güneş’i, Ay’ı bir boşlukta tutan, Ay’ın ve Güneş’in ısı, ışık ve enerjisini kıyamete kadar var eden, Dünya’yı kendi ekseni etrafında hareket ettiren, Ay’ı ve Güneş’i aynı şekilde belirli bir yörüngede hareket ettiren; milyarlarca yıldızı, gezegeni, galaksiyi belirli bir düzende idare eden bir yaratıcıyı her daim hatırlamalı insan.
Güneş sisteminin de içinde bulunduğu Samanyolu Galaksisi’nde güneş gibi100 milyar yıldızı ve “Merkür, Venüs, Dünya, Mars, Jüpiter, Satürn, Uranüs, Neptün, Plüton” gibi en az 200 milyar gezegenin olduğu Samanyolu Galaksisi ve bu galaksi gibi 2 trilyon galaksiyi belirli bir düzen içinde hareket ettiren, yörüngesinden saptırmadan hayatiyetlerini devam ettiren; karada ve denizde yüzbinlerce tür canlı ve her biri farklı şekil ve özellikleriyle temayüz ettiren mükemmel bir yaratıcıdan gafil olmamalı insan.
Allah-u Teâlâ’nın kâinatı/evreni yaratması hakkında Kur’an-ı Kerim’de, “O Rabbin ki, (her şeyi) yaratmış da düzenine koymuştur” (Âlâ, 2) buyrulmaktadır. Yaratılıştaki mükemmellik hakkında ise, “Muhakkak göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbirini takip etmesinde, insanlara yararlı şeylerle denizde akıp giden gemilerde, Allah’ın gökten su indirerek ölmüşken yeri onunla diriltmesinde, yeryüzünde her nevi hayvanları dağıtmasında, rüzgârları her taraftan estirmesinde ve yerle gök arasında emre amade duran bulutta akıl sahibi........© Milli Gazete
