menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Yeniden başlayanlara selâm olsun

20 0
06.04.2024

Bismillâhirrahmanirrahîm;

TÜRKİYE’DE siyasetin hangi şartlarda yapıldığına şahidiz. Tabiî olmayan, insan onuruna aykırı her şey mubah görüldü. Yalan, iftira, hakaret, montaj… Nicelerini gördük. Bu yöntemle yapılan seçimlerin akıbetinden hayır beklenir mi? Her şey ortada! Kimse geleceğinden emin değil. Hiçbir alanda ideal ve örnek çalışma ortaya koyamıyoruz. Güzel çalışmalar akıllı, ilim sahibi, mantıklı, bilge, ferasetli insanlar eliyle ortaya çıkar.

Âdil ve insanî olmayan bir demokrasi oyununa ilk itiraz Millî Görüş hareketinden geldi. Erbakan Hoca, Türkiye’deki sistemin demokrasi değil; “demokratur”, yani halkın yönetime alet edilmesi olduğunu hatırlattı. Baştan beri, seçime girmeye hak kazanan partilere âdil tanıtma fırsatı verilmedi. Hükümet, dilediği gibi düzenleme yaptı; aslan payını kendine bıraktı. Asıl söyleyecek sözü, ülkesinin problemlerine çözümü olanlar, kendini anlatamadan seçim bitti.

Demokratur yöntemiyle yapılan haksızlık yüzlerce akademik araştırmaya konu olabilecek zenginliktedir. İktidar ve muhalefete, halkın vergileriyle varlığını sürdüren TRT’nin verdiği tanıtma hakkını inceleyin! Aradaki uçurumu kolayca göreceksiniz! Bir de iktidarın devlet imkânlarını “kendi malı gibi” kullandığını; hükümet gücüyle, 30 kadar gazete, 30 kadar TV’yi AKP’nin borazanı haline getirdiğini düşünürseniz, halkın nasıl bir beyin yıkama işlemine tabi tutulduğunu görürsünüz!

Ondan sonra da, “Oldu da bitti maşallah!” öyle mi? İnsaf, vicdan, adalet nerede? Eğitimli ve düşünen bir toplum, böylesi güç kullanımını ve haksızlığı onaylayamaz.

ONURLU........

© Milli Gazete


Get it on Google Play