“İki devletli çözüm” tuzağı
Bismillâhirrahmanirrahîm!
BAZI uluslararası toplantılarda veya ülkeler bazında; hatta 29 Ağustos 2025 günü TBMM’nin “ Gazze” konulu olağanüstü toplantısının “karar” bölümünde de seslendirilen “çok tehlikeli” bir söylem var: Filistin ve İsrail arasındaki anlaşmazlık için kullanılan “iki devletli çözüm” söylemi! Çözüm diye kullanılan “tehlikeli” ifade İsrail’in Filistin topraklarındaki varlığını kabullenmek(!) ve İsrail’i “devlet”(!) olarak tanımak anlamına geliyor.
Hukukçular “devlet” olabilmek için gerekli ülke, millet olma, egemenlik, anayasa, hükûmet gibi maddeleri sayıyorlar. Buna “bayrak” ve “kullanılan para birimini” de ekleyenler var. Ülke; sınırları belli toprak parçasını elinde bulundurmak anlamında! İsrail’in Filistin bölgesinde toprağı yok” ki, devlet olsun! İsrail’in Filistin bölgesinde “işgal ettiği”, “gasbederek ele geçirdiği” topraklar var.
Sizlere sorayım: Sizin “tapulu” bir araziniz olsa, birisi sizden habersiz araziniz üzerine fabrika kursa; o fabrika, yapan kişinin olur mu? Hanginiz buna razı olur? Hepinizin, “Tapulu arazim üzerine benim olmayan bir fabrikayı kurdurmam” dediğinizi duyar gibiyim. İşte, İsrail, Filistin’de sizin de razı olmadığınız “gasbedici” ve “işgalci” durumunda!
İsrail için “devlet” ifadesini kullanmak ne büyük bilgisizlik! Bir Batılı gazeteci Filistinli çocuğa şöyle sordu: “İsrail’in başkenti neresi?” Çocuğun verdiği cevap netti: “İsrail devlet değil ki, başkenti olsun!” Sözün burasında, hemen Necip Fazıl’a atfedilen şu........
© Milli Gazete
