“Gerçek muhacir, Allah’ın yasakladıklarını terk edendir”
Hicreti biliyorsunuz; Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem ve Müslümanlar Mekke-i Mükerreme’de İslam’ı yaşamaya başladılar. Müslümanlar çoğaldıkça, müşrikler iman edenleri yok etmek istediler. Bunun üzerine Peygamberimiz (S.A.V.), Müslümanların Medine-i Münevvere’ye hicret etmelerine izin verdi. Kendisi de hicret etti. Ana yurdundan, memleketinden; dini, namusu ve inancı uğruna ayrıldı. İşte hicret budur: Allah rızası için, imanını korumak uğruna bulunduğun yeri terk etmek. Hicretin en yücesi ise, günahları terk etmektir. İnsan, ne kadar günaha açık bir ortamda olursa olsun; Allah’ın emirlerine ve dinin hükümlerine aykırı olan her türlü haramdan uzak durmaya çalışmalıdır. Elini, dilini, gözünü, ayağını günaha uzatmamak; nefsine hâkim olup o günahlara bulaşmamak, işte bu en büyük hicrettir. Mesela sokağa çıktığınızda gözünüz harama kayabilir. Böyle bir durumda hemen gözünüzü çevirmelisiniz. “Aman ne güzelmiş” diye bakmak harama girer.
ALLAH’IN YASAKLARINA DİKKAT ETMEK ZORUNDAYIZ
Allah’ın emrine........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein
Rachel Marsden
Joshua Schultheis