Ağabey diyor ki; söyletme beni gâmım var
Dünyada hiç kimse baki değil, herkes vadesi gelince öldü, vadesini bitirmeyenler de sırası gelince ölecek. Nitekim nice sultanlar, nice cumhurbaşkanları, başbakanlar, bakanlar öldü. Bunlar yaptıklarıyla anılacak, hayırlı hizmet edenler hayırla, hayırsız hizmetlere tevessül edenler de yerilerek hatırlanacaktır. Unutmamak gerekir ki: “Dünya oyun ve oynaştan ibarettir” (Ankebût/64) ve “Her canlı ölümü tadacaktır.” (Âl-i İmrân/185)
Demek ki ölümden kurtuluş yoktur. O zaman aklı başında olanlar, milletin lehine çalışanlar, devleti çalmayanlar, ahlak ölçüleri içinde yaşayanlar hüsnü kabul görecek, aksini yapanlar da lanetle anılacaklardır. Zira makamlar gelip geçicidir. Onun için önemli olan, gök kubbede hoş seda bırakmaktır.
Bu husus, her mesleğin icrasında dikkate alınmalıdır. Onun için hiç kimse makamına güvenerek gayri meşru fiillerin peşinde koşmasın, makamların imkânlarını şahsına, gönüldaşına, partidaşına, karındaşına tevdi etmek yanlışlığına düşmesin. Hiçbir zaman, milletini çalanların, millet evlatlarını katledenlerin affedilmesi için kararlara tevessül etmesin. Makamlarına güvenerek yanlış kararların peşinde yorulmasın. Eninde sonunda hesap günü gelecek, o zaman herkes sorgulanacak. Sorgulama sonucunda alacağı notla ya cennete gidecek ya da cehennemi boylayacak.
O zaman böbürlenerek yürüyenler, onlarca araçla trafiğe çıkanlar bunun hesabını verebilecekler mi? Kâşanelerde, saraylarda, konaklarda hayat sürenler de bunların hesabını verebilecekler mi? Ayrıca milleti soyanlara arka........
© Milli Gazete
