Silah Bırakmak
Türkiye üzerine bir oyun kuruluyor; bakalım sonuçları nasıl olacak. Olanları ‘oyun’la tanımlamak olumsuz gibi dursa da olumlu yanları olması muhtemeldir. Beklenti, olumlu olmasıdır. Olumlu olacağına herkes inanmak istiyor ama inanamıyor kanaati ağırlıkta. Toplum kesimleri ‘çağrı’nın ciddiyetine inanmadı sanki. İnanmak için çabalasa da inanmak için tutunacak inandırıcı bir dal bulamıyor toplum. Oyunun sahnelenişi inandırıcılığını kundaklıyor. Hayır sunumdan bahsetmiyoruz. Sunumun bir otelde olması ‘eh idare eder’ mahiyetinde. Vizyona konulanda bir vizyon yok. Kırk yıldır olanın, bir mektupla dahası o mektubun bir otelde okunmasıyla biteceğine inanmak zor görünüyor. Mektubu yazan ile okuyacak olan meydanda yani sahnede yok. Asıl muhataplar ‘görünmüyor’. Sahnede sanki bir prova yapılıyor. Prova için görevlendirilenler sıkıştıklarında anında inkâr edeceklermiş gibi duruyor. Kısa süre sonra inkâr edilecek bir konuşmaya dinleyenlerin ilânihaye inanması beklenemez. Evet, inanmak istiyoruz. Toplum olarak PKK’nın koşulsuz bir şekilde silah bırakmasını bekliyoruz ve bırakacağına inanmak istiyoruz. İnanmamızın sağlanması için gereken elbette fiili olarak silah bırakmış olmasıdır. Bu mümkün mü?
PKK, dünyadaki bütün terör örgütlerini kuran ve yöneten ABD tarafından kurulmuş bir terör örgütüdür. Örgütün silah bırakması kararı verilmiş........
© Milli Gazete
