menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ekmek, özgürlük..

9 0
13.05.2025

Türkiye’nin ışık hızında değişen gündemi şimdi de terör örgütünün silah bırakması ve kendisini fesh etmesine evrildi. Önce Irak’ta, sonra da Suriye’de, farklı adlarla ancak benzer güdülerle hayata geçirilen birtakım oluşumlardan sonra işlevselliği tartışmalı durumda olan terör örgütünün kendini feshinin, Ekim 2024’ten itibaren Bahçeli tarafından yürütülen ve ucunda teröristbaşına “umut hakkı” da vaat edilen bir sürecin sonunda gelmesi elbette ki tesadüfi değildir.

Elbette ki, terör belasından yaka silken, acı çeken ve 50 küsur bin şehit veren bir ülke için bu belanın sonlanması önemlidir, ancak zaten işlevi kalmayan bir yapının kendini feshetmesi ve “mücadeleye başa zeminde devam” mesajını vermesinin üzerine de “barış” diye atlamak da fazla iyimserlik olacaktır. Hele ki, daha geçen günlerde Kamışlı’da toplanan aynı yapının farklı unsurlarının hiç de toprak taleplerinden geri adım atmayışını gördükten sonra, daha da temkinli olmak gerekecektir.

Ne de olsa karşıdaki bir terör örgütüdür ve bu kadar uysal şekilde ve hemen “beklendiği yönde” bir tavır alması da şüpheli bir bakışı gerektirmektedir. Burada, “barış” tabirinin kullanılmasının yanlışlığını da vurgulamak gerekecektir. Şayet terörün sonlanmasını “barış” olarak nitelerseniz, “demek ki bugüne kadar Türklerle Kürtler arasında bir savaş vardı” gibi yanlış bir kanıya varılacaktır. Halbuki, ne iki halk arasında bir savaş söz konusuydu, ne de iki devlet arasında.. “Barış” olması için ortada “devletler arası” bir çatışma, savaş ve olması gerekir. Bu yanlış kullanım, ileride yanlış çıkarımlara ve yanlış noktalara işi vardırabilir.........

© Milli Gazete