Balkanlar’da palazlanan tehlike
Geçtiğimiz hafta, 11 Temmuz’da, Müslümanların hafızasında ve ruh dünyasında acı çağrışımları olan bir günün, Srebrenitsa soykırımının 30. yıl dönümünü idrak ettik. Bosna Savaşı’nın (1992-1995) son demlerinde, Srebrenitsa’da vahşice katledilen Boşnak şehitlerimizi bir kez daha hüzünle andık. Dile kolay 8.372 Boşnak Müslüman; insanlıktan nasibini almamış Sırp ırkçıları tarafından kurşuna dizilerek şehit edildi. Ne hazindir ki, aradan geçen 30 yıla rağmen Srebrenitsa’da tespit edilen toplu mezarlarda, hâlen şehitlerin mübarek naaşlarına ait kalıntılar çıkarılmaya devam ediyor.
İnsan, insana bu zulmü nasıl yapabilir? Hangi kin, hangi intikam duygusu, hangi hesaplaşma bu kadar vahşi, bu kadar cani olmayı gerektirebilir? Bu soruların cevabı hiçbir zaman verilemeyecek. Zira karşımızda, yaptıkları zulümden gurur duyan Çetnik zihniyeti bulunuyor. Bosna Hersek’i işgale başladıklarında, “Osmanlı’dan intikam alma zamanı” diyerek, Avrupa’nın en gelişmiş ordularından biriyle, silahsız masum Boşnaklara kan kusturan Sırp Çetniklerinden bahsediyoruz.
Srebrenitsa’nın 30. yıl dönümünde Sırbistan medyası “bu kara gün” için ne yazmış, hangi mesajları paylaşmış diye bir inceleme yapmak istedim; okuduklarım beni hiç şaşırtmayacak şeylerdi. Zira Çetniklerin, öldürdükleri bir kurban için merhamet nâmına bir emare........© Milli Gazete
