Özgürlükçü olmak mı? Özgürlükçü görünmek mi?
Özgürlük kavramı, düşünürlerin ve akademisyenlerin çokça kafa yorduğu ve üzerine çalışma yaptıkları kavramların başında gelir. Literatüre bakıldığında birçok tanımlama ile karşılaşmak mümkündür. Ancak genel geçer tanımlamalara bakıldığında özgürlük, kişinin herhangi bir engelleme veya kısıtlama olmaksızın istediği gibi konuşabilme, hareket edebilme ve değişebilme gücü veya hakkıdır. Özgürlük genellikle “kişinin kendi yasalarını kendisinin koyması” anlamında serbestlik ve özerklik ile ilişkilendirilir. Bir başka tanıma göre (özellikle fen bilimciler böyle kullanır) ise bir şey değişebiliyorsa ve mevcut durumunda kısıtlanmamışsa “özgürdür”. Yapılan her tanım ve değerlendirme mutlak ifadelerin aslında ne kadar tehlikeli ve sorunlu olduğunu göstermektedir. Zira kavramın nerede duracağı ve ne ile sınırlanacağı belirsizliği söz konusudur.
Bu nedenledir ki, sadece Türkiye’de değil tüm dünyada özgülük kavramı belki siyaset alanında en fazla dejenere ve suiistimal edilen kavramlardan biridir. Nitekim bugünün dünyasında her şeyi, her konuyu, her alanı özgürlükler üzerinden anlamak veya anlamlandırmak gibi bir bakış açısı ciddi manada kendine yer etmektedir. Bu da bilerek isteyerek ve kasıtlı olarak yapılmaktadır.........
© Milli Gazete
