menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Mustafa Kemâl'in uydurma şecereleri ve hakîkî mensûbiyeti (156)

25 0
22.10.2025

Sâdece samîmî kanâat̃ini ik̆râr eden Çelik’e cânî muâmelesi yapılıyor!

Pazartesi ve müteâkib günler, yüksek tirajlı gazetelerden hâdiseyi büyük bir al̃âkayle tâk̆îb ettim. Böylece isyânım daha da büyüdü… Bu da iki sebeble: Birincisi, Sayın Çelik’e yapılan muâmele… İkincisi de, bâzı şahsıyet ve teşekküllerin hâdise karşısındaki tavırları…

Evet, Sayın Çelik’e düpedüz bir cânî muâmelesi yapılmaktaydı! Sayın Çelik, en nihâyet samîmî bir kanâat̃ini ifâde etmişti. Bu ise, suç olmak bir tarafa, en tabiî bir İnsan Hakkıydı. Hattâ, insanın samîmî kanâat̃ini ifâde etmesi, bir hakk olmanın ötesinde, bir insanlık borcudur.

Şimdi biz, bir ân, beyân edilen fikrin kânûnen suç teşkîl ettiği husûsunda kuvvetli bir ihtimâl̃in bulunduğunu farzedelim. Yapılacak olan nedir? Maznûn aleyhine dâvâ açılması, suçun ve cezânın tesbîtinin mahkemeye bırakılması… Öyleyse bu nezâret de ne oluyor? Karşımızda tehlikeli bir cânî veyâ kânûndan kaçma ihtimâl̃i bulunan herhangi bir maznûn mu var? Tabiî ki hayır! Bahis mevzûu olan, daha yeni büyük bir seçim mücâdelesinden muvaffak̆iyetle çıkmış, halkın hür irâdesiyle büyük bir şehre Belediye Reîsi olmuş şerefli bir insandır! Siz, böyle bir insanı, bir suç işlediğine inanıyorsanız, en nihâyet mahkemeye verebilir, aleyhinde dâvâ açabilirsiniz! Yoksa, hiç lüzûmu yokken onu nezâret altına alıp ona nasıl ezâ edersiniz? Bu yaptığınız, kat’iyen takbîh edilmesi l̃âzım gelen büyük bir zulüm olur!

L̃âkin skandal bununla da bitmiyor: Efendiler, Muhterem Belediye Reîsini yaka paça nezârethâneye atmakla kalmıyor, bu sefer de evini arıyorlar! Evet, evini arıyorlar! Sanki karşınızda amânsız bir tedhîşçi yâhud bir gizli teşkîl̃ât mensûbu var da evini arayıp korkunc sûikasd veyâ ihtil̃âl̃ pl̃anları keşfedeceksiniz!

Ve Muhterem Belediye Reîsinin evinde arama yapılıyor, aleyhine delîl olarak da buluna buluna kitab bulunuyor! Evet, bütün totaliter rejimlerin kâbusu olan o korkunc suç âletleri: Kitablar! Şimdi Sayın Çelik’in müsâdere edilen 300 civârında kitabı, aleyhine delîl bulmak ümîdiyle, didik didik edilmektedir…

Sayın Çelik’e, “beynelmilel bir tedhîşçi” yaftası yapıştırılmıya çalışılıyor!

Mes’ele bununla da bitmiyor: Bütün günâhı “Atatürkçü de, Laik de değilim; Müslümanım!” demekden ibâret olan Muhterem Belediye Reîsinin arkasında bir “gizli örgüt” olup olmadığı araştırılıyor! Buyrun bakalım! Nereden nereye! Bir sözün arkasından neler geliyor! Hattâ, Millî Görüş’ün Avrupa’da kendisiyle ihtil̃âf hâlinde olduğuna Pâris’de şahsen vâkıf olduğum “Kara Ses” denilen Cemaleddin Kaplan ile aralarında al̃âka kurulmıya çalışılıyor! Hani neredeyse adamcağız milletler arası bir tedhîşçi........

© Milat