Deve/Cüce
Küçükken oynadığımız, DEVE/CÜCE oyununu çoğunuz hatırlarsınız. Hani biri karşımıza geçer, “deve” komutunu verdiği halde oturur ve bizleri EYLEM/SÖYLEM İKİLEMİYLE kandırmaya çalışırdı… Bizler de komut verenin aksi hareketine aldanır, patır patır elenirdik. Yani bu oyun sayesinde eylem ve söylemin bir olması gerektiğini, aksi takdirde ALDATILACAĞIMIZI o yaşlarda öğreniyorduk. Belki de o yüzden söyledikleri ile yaptıkları farklılık gösterenleri, sorgulamaktan hiç çekinmedik hayatımız boyunca. Çünkü bu bir samimiyetsizlik, aldatma ve çıkarları için etik değerleri hiçe saymanın en bariz göstergesiydi. Tıpkı Avrupa Parlamentosu’nun geçenlerde yayınladığı ve Türkiye’yi suçladığı, raporda yazılanlar gibi. Yoksa kendi ÜLKELERİNDE de VUKU BULAN olayları, ülkemizi İTHAM ETMEK için kullanmaları başka nasıl izah edilebilirdi ki?
Sonuçta SÖZÜM ONA demokrat ve basın özgürlüğünü savunan, bir AB’den bahsediyoruz. İşlerine gelmediğinde, ZEYTİNYAĞI gibi üste çıkmayı çok iyi bildikleri de malumunuz. Öyle olunca da teröre, milli güvenliğe, yolsuzluğa ve hakarete bulaşan, eğer siyasetçi, gazeteci ve aktivist ise kanunlarımızın işletilmesini suç sayılıyorlar nedense. Hatta bu konuda o kadar “ilkeliler” ki, “aklınız şaşar” desek yeridir. Hem de FRANSA’da Cumhurbaşkanı Adayı LE........
© Milat
