Kardeşin elinden tutma vakti
Aziz milletimizin on yılı aşkın bir süredir büyük bir sabır ve metanetle omuzladığı tarihî yük, 8 Aralık 2024 gecesi Şam’dan gelen haberle yeni bir safhaya girdi. Suriye’de zalim rejimin çöküşü, İstanbul sokaklarında yankılanan sevinç çığlıklarıyla karşılandı. Bu, hiç şüphesiz, vatanlarından koparılmış yüz binlerce insanın yüreğinde biriken hasretin ve umudun tezahürüydü.
O gece yaşanan coşku, milletimizin ensar ruhuyla açtığı kucağın ne denli hayati bir mana taşıdığını bir kez daha bütün dünyaya gösterdi. Ancak ertesi sabah, o coşkunun yerini derin bir tefekkür aldı. Çünkü hayallerin gerçeğe dönüştüğü an, aynı zamanda en çetin imtihanların başladığı andır. Yıllardır beklenen gün gelmişti, fakat dönüş yolu, gidilen yoldan daha meşakkatli görünüyordu.
Devletimiz, bu yeni dönemi de her zaman olduğu gibi büyük bir basiret ve vakarla yönetmektedir. Suriyeli kardeşlerimize sunulan “git ve gör” imkânı, bu aklıselim yaklaşımın en somut delilidir.
Bu politika, kimseyi zorla bir belirsizliğe göndermek yerine, onlara kendi gelecekleri hakkında en doğru kararı bizzat yerinde görerek verme fırsatı tanımaktadır. Zira vatan toprağı artık zalimin elinde olmasa da, geride kalan enkaz ve güvenlik boşluğu ortadadır. Ülkenin dört bir yanı hâlâ silahlı grupların cirit attığı, temel hizmetlerin verilemediği,........
© Milat
