menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Sait Mürsel Çeşitcioğlu yazdı: Matematik, adalet ve Dworkin üzerine

12 0
02.06.2025

Bir ülke ya da bir insan her problemini çözemeyebilir. Mesela paradokslar da matematiğe dâhildir ve insanın acziyetini gösterir. Ancak her çözüm ve o çözüme dönük çaba, bir zihinsel muhakeme ve metot gerektirir. Dua bile çözüme dair bir netice talebinin farklı formlarda ifadesidir. Tarlasını süren çiftçinin duası mahsul, doğum yapan annenin duası memesinden süt gelmesidir. Bu ayrı bir fasıl.

Hukukun da duası adalettir. Kurallar salt insanlar eliyle ve insanlar için değil, arzulanan bir netice olan adalet içindir. Bütün “doğal hukuk teorisi”nin üç aşağı beş yukarı pozitivizmle kavgası buydu. Adalete ise elbette kurallı bir muhakeme ve pratik olmadan ulaşılamaz. John Nash bu gerçeği veciz biçimde ifade etmişti: “İyi matematik bilmeyen toplumlarda adalet yoktur.”

Ancak günün sonunda adalet metafizik bir kavramdır ve pozitivizm buna lakayt kalır. Nitekim geçtiğimiz asırda hukuki pozitivizm ağır yara aldı. Son kurşunu sıkan isim Ronald Dworkin oldu. Bunu bilimsel bir tutarlılıkla ve fikrî özgünlükle gerçekleştirdi. Bir başka hukukçu olan Hart ile tartışması konuya dair ibretliktir.

Bu tartışma aslında hepimizi ilgilendiren sonuçlar taşıyor. Bir cephesini merak edenler için Sinan Çetin’in 2010 yapımı Kâğıt filmi önerilebilir. Filmdeki bir replik, Dworkin ile Hart tartışmasının düğüm noktası sayılabilir: “Yasalar her zaman masum değildir Müzeyyen Hanım!”

Hart gibi pozitivistler hukuku insanların........

© Medyascope