menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yunanca Dersleri: İşte Nobel ödüllü Han Kang’ın başyapıtı

13 1
07.10.2025

Ömer Çeşit’e göre Han Kang’ın Yunanca Dersleri romanı yazarın başyapıtı olabilir. Roman, çağın hızına karşı yavaşlamayı, anlamayı ve sevgiyle bütünleşmeyi bir direniş biçimi olarak sunuyor. Çeşit bu kitabı Dostoyevski ile, Kafka ile özdeşleştiriyor.

Bazı romanlar ve sanat eserleri hayatımıza o kadar derinden tesir eder ki, aradan uzun zaman geçse de ruhumuzdan silinmezler. Bu eserler, yalnızca bir anlatıdan ibaret değildir; sezgilerimize, duygularımıza ve hatta varoluşumuzla ilgili düşüncelerimize dokunan derin imgeler içerirler. Onları unutulmaz yapan, insan ruhuna dair söyledikleriyle evrensel bir yankı uyandırmalarıdır.

Bu tür eserlerden birisi Tarkovski’nin Stalker filmi benim için.

Film, arzularımızın ne kadar kaygan ve istikrarsız bir zeminde hareket ettiğini ustalıkla yansıtır. “Bölge” adını verdiği gizemli coğrafyada geçen bu hikâye, aslında insanın içsel boşluklarına, beklentilerine ve teslimiyet ihtiyacına dair sembolik bir anlatıdır. Tarkovski bu filmde sevgi ve tevekkülün hayatı kurtarabilecek nadir güçlerden biri olduğunu sezdirir ve izleyicisini dünyanın bütün anlamsızlığına karşı çıkan bir umutla baş başa bırakır.

Benzer bir etkiyi yaratan bir diğer büyük eser Dostoyevski’nin Karamazov Kardeşler romanı.

Bu eser insan aklının sevgi karşısında nasıl aciz kalabileceğini göstermesi açısından çağını aşar. Ivan Karamazov’un temsil ettiği nihilist düşünce ile kardeşi Alyoşa’nın sevgi merkezli yaşam anlayışı arasındaki çatışma, yalnızca bir fikir tartışması değil, insanın varoluşsal sorunlarına verilen iki farklı cevaptır. Alyoşa’nın basit gibi görünen ama derin bir anlam taşıyan “öpücüğü”, inancını kaybeden bir zihni sarsar. Roman, sevgiyi yalnızca duygusal bir bağ değil, felsefi ve etik bir zorunluluk olarak konumlandırır. Bunuysa katı bir şekilde gerçekleştirmez. Bunun yerine akılcı bütün argümanların aslında ne kadar kişisel hezeyanlardan kaynaklandığını gözler önüne serer. İnsan irrasyoneldir ve bütün mantıksal çalışmaları bireysel bir görülme ve eksiklik ihtyacından kaynaklanır.

Kafka’nın Dönüşüm adlı eseri ise bireysel........

© Medyascope