Müge İplikçi yazdı: İki zaman, iki ses, tek kare
Ne kadar geniş devrim,
Ne kadar dar yolculuk,
Ne kadar büyük düşünce,
Ne kadar küçük devlet.
Mahmud Derviş
Öyle bir karedir bu; iki ayrı zamanın, iki ayrı yöntemin ve elbette yeryüzüne dair iki farklı umudun sessizce kesiştiği bir anı dondurur. Fondaki modernitenin flu ve hızlı gölgeleri içinde, biri geçmişin bilgeliğini, diğeri geleceğin aciliyetini temsil eden iki figür yan yana durur. Genç, örgülü saçlarıyla dimdik bir duruş sergileyen bir kız; yanındaysa, yüzüne bilgeliğin ve mücadelenin izlerini taşıyan, şalını bir yeryüzü lütfu gibi saran bir kadın. Bu, öylesine bir toplantı anı değil, bilimin aktivizmle, sabrın isyanla ve kuşakların birbiriyle buluşmasının sembolik bir portresidir.
Bu bakışma, insanla doğa, ilerlemeyle sürdürülebilirlik, geçmişle gelecek arasındaki bitip tükenmeyen gerilimi hatırlatır. Tüm bu gerilime rağmen, karede sözcüksüz fakat son derece anlam yüklü bir dayanışma, bir yan yana duruş hâkimdir. Bu, ortak bir kaygı etrafında kenetlenmiş bir ittifaktır.
Jane Goodall, bu portrenin bir yanında, bitmek bilmeyen bir sabrın, bu sabra eşlik eden gözlemin ve içinde kadim bir empati barındıran bir bilimin temsilcisi olarak durur. Geçtiğimiz yüzyılın ortalarında Gombe’de şempanzeleri gözlemlerken, insanın doğadaki benzersizlik iddiasını sarsan bu kadın, primatolojide çığır açmış sapasağlam bir karakterdir. Onun insanlığa bıraktığı miras yalnızca akademik........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Ellen Ginsberg Simon
Constantin Von Hoffmeister
Mark Travers Ph.d