Açık Oturum (488): TBMM’de oluşturulan komisyon demokratikleşme mi getirecek, yeni krizler mi?
Açık Oturum’un 488. bölümünde Göksel Göksu, konukları Roj Girasun, Yunus Emre ve Berk Esen ile yeni çözüm süreci kapsamında kurulan komisyonun sunacağı fırsatlar ve CHP’yi bekleyen risklerin ne olduğunu konuştu. Komisyondan beklentilerin tartışıldığı programda “CHP’nin komisyona katılmasına kim destek veriyor kimler neye itiraz ediyor?” sorusuna da cevap arandı.
TBMM çatısı altında kurulan ve kararların nitelikli çoğunlukla alınacağı açıklanan komisyondan Kürt meselesinin çözümünün beklenmemesi gerektiğini söyleyen Rawest Araştırma Direktörü Roj Girasun “Komisyonun varacağı yer Kürt meselesinin çözümü değil, Kürt meselesinin silahlardan arındırılması meselesi“ değerlendirmesini yaptı.
Türkiye’nin ve Kürtlerin en büyük demokratik kazanımının örgütün silah bırakması olacağını vurgulayan Girasun, yeni çözüm sürecinde gelinen noktayı Kürt meselesinin çatışma-çözüm denkleminden, demokratikleşme zeminine getirilmesi olarak tarif etti ve “yürütülen bir süreç üzerinden aktörleri, muhatapları kim olursa olsun konuşulmasına bir anlam atfetmek lazım. Ve bu sürecin sonunda bir demokratikleşme çıkmayabilir. Bu kesin kesin bir durum değil. Böyle bir iddiada değilim” dedi. Roj Girasun sürecin yaratacağı fırsata dikkat çekerek, “Bu fırsatı muhalefet değerlendiremezse, siyaseti değerlendiremezse buradan bir demokratikleşme çıkmaz” yorumunu yaptı.
Girasun süreçten iktidarın otoriterleşmesini tahkim ederek çıkacağı tezine ise katılmadığını aktardı ve iddiaları öngörüden çok önyargı olarak gördüğünü söyledi:
“Önyargı üzerinden siyaset yapmak da bana çok anlaşılır gelmiyor. Kürt meselesinin bu son 10 yıllık sürecini oturup baştan sona tekrar düşünelim, konuşalım. ve otoriterleşmeye nasıl alan açtığını bir görelim ve bu silah meselesinin, silahın yarattığı istisnanın otoriterleşmeye nasıl bir meşruiyet kaynağı yarattığına dair zihnimizi süzgeçten geçirelim. Çok farklı şeylerle karşılaşacağız. Kürt meselesini çözmeye veyahut örgütü silahsızlandırmaya, otoriterleşme için ihtiyaç duyduğuna kesinlikle inanmıyorum. Bu sürecin iktidarı zorda bırakacağı kanaatindeyim. Tabi ki bu sürecin sonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan daha fazla oy almak istiyor, daha fazla destek kazanmak istiyor ama bu siyasetçilerden beklediğimiz bir refleks. Ancak sürecin amacını bunun üzerinden değerlendirmek bize bir çıkış yolu açmayacak diyorum.”
Girasun iktidar bloğu içerisinde Kürt meselesine dair bir tartışma ortaya çıktığını da söyledi.
CHP yönetiminin iki kötü seçenek arasında bir tercih yapmak durumunda kaldığını söyleyen siyaset bilimci Berk Esen de doğru sorunun “CHP komisyona katılmalı mı, katılmamalı mı?” değil, “Katılacaksa hangi ön koşullar ve iktidara hangi konularda geri adım attırdıktan sonra katılmalı, hangi şartlar altında katılmamayı değerlendirmeli?” olduğu yorumunu yaptı. Esen CHP’nin mevcut koşullarda katılmamasının da bazı risklerinin olacağını vurguladı:
“Uzun süredir Kürt sorununa demokratik bir çözüm getirmeye çalıştığını söyleyen, bunu da parlamento çatısı altında yapmaya çalışan bir partinin, komisyon kurulurken kapıyı kapatması doğru tercih........
© Medyascope
