Ya İstiklal Ya Ölüm! – Hatice Topçu Yazdı
Emperyalizmi kısaca yayılmacılık olarak tanımlayabiliriz. Emperyalizm karşıtı olmak ise kapitalizm karşıtı ya da bağımsızlıkçı olmakla mümkündür.
Bu bağlamda bizim cumhuriyetimiz tam bağımsızlık özünde kurulmuştur. Saraya sultana karşı verilmiş bir mücadele sonucu ve hepsinden önemlisi emperyalizme karşı verilen varlık yokluk savaşı sonrası kurulmuştur.
Tam bağımsızlık özünde halk egemenliğine dayalı olarak kurulan cumhuriyetimiz içinde bulunduğu karanlığı aşmak için hızlı adımlarla uygarlık yolunda ilerlemiştir. Özgür akıl ve pozitif bilim öncelenmiş, harf devrimi ve millet mektepleriyle yüzyıllarca arkalanmış köylere okul ve öğretmen götürülmüştür. Düzenlenen “İlköğretim ve Eğitim Kanunu” ile köyün topyekûn gelişimi hedeflenmiştir. Öğretmen yetiştirmek amaçlı kurulan Köy Enstitülerinde öğretmen, sağlık görevlisi ve meslek elemanları yetiştirilmiştir.
Bir ulusu emperyalizmin postalları altından alıp az zamanda çok ve büyük işler başarmak kolay değildi. Elbette yapılan devrimlerin rahatsız ettiği taraflar vardı. Bu durumu Mustafa Kemal Paşa şöyle anlatmıştı: “Büyük bir devrim yaptık. Memleketi bir çağdan alıp yeni bir çağa götürdük. Birçok eski müesseseyi yıktık. Bunların binlerce taraftarları vardır. Fırsat beklediklerini unutmamak lazım.”
İçinde bulunduğumuz yer tam da burasıdır. İçinde bulunduğumuz yer Birinci Dünya Savaşı sonrası önümüze konulan “Sevr” in günümüz versiyonu........© Medya Siyaset
