Ortadoğu'daki Politikalar ve Stratejik Hatalar
Eğer birbirimize ve Suriye sınırımızın diğer tarafındaki Kürt, Arap ve diğer kardeşlerimize hak ettikleri değeri vermezsek, medeniyetimizin gereğini yerine getirmemenin bedelini ağır öderiz. Bu bedel, emperyalist ve siyonistlerin entrikalarına mahkûm olmak olacaktır. Katil terör ülkeleri, birlikten doğan gücümüzü içteki çürümeyle yok etmek istiyor. Bunun için Suriye’deki kardeşlerimizi kendi saflarına çekerek, aramızdaki güveni bozmayı, vefayı unutturmayı ve dayanışmayı terk ettirerek kardeşlik yerine nefreti hâkim kılmayı hedefliyorlar.
Tarih, bu tür stratejik hataların sonuçlarını defalarca gözler önüne sermiştir. Bir zamanlar bilimde, sanatta ve medeniyette zirveye ulaşan Endülüs İslam Devleti, kendi içindeki kardeş kavgası ve birlik ruhunun zedelenmesi nedeniyle yıkıldı. Kardeşin kardeşe düşman olduğu, komşunun komşuya sırt çevirdiği bir ortamda, dış güçler kolayca üstünlük sağlar ve ülkeleri de medeniyetleri de tarihe gömer.
Selçukluların güçlü dönemlerinde boylar arasındaki dayanışma ve komşuluk ilişkileri oldukça kuvvetliydi. Ancak iç çatışmalar arttığında ve kardeş kavgaları ön plana çıktığında, devlet zayıflamaya başladı ve Moğol istilasına karşı koyma gücü azaldı. Buradaki en büyük kayıp, iç dayanışmanın zedelenmesiyle ortaya çıktı.
Osmanlı İmparatorluğu ise asırlar boyunca yalnızca askeri gücüyle değil, güçlü toplumsal bağları sayesinde ayakta kaldı. “Komşu hakkı inancımızın temelidir” anlayışıyla gelişen kültür, toplumu birbirine kenetlemiş; kardeşlik hukukunu ümmet şuuruyla geniş bir çerçeveye dönüştürüp yaşatmıştır. Ancak zamanla bu bağların gevşemesi ve iç çekişmelerin artması, imparatorluğun direncini zayıflatmıştır.
Bugün de benzer süreçleri görmek mümkündür. Güney Kore, ortak kader bilincini diri tutarak kısa sürede ekonomik ve teknolojik bir güç haline gelirken, Ortadoğu’da kardeşlik ve........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Robert Sarner
Ellen Ginsberg Simon