menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Dede Korkut’tan Özdeyişler

9 1
18.09.2025

Türk edebiyatının en muteber eserlerinden biri olan Dede Korkut, kaleme alındığı dönem itibarıyla yansıttığı dil özellikleri ve zengin muhtevasıyla hazine değeri taşır.

Fuat Köprülü’nün “Bütün Türk edebiyatını terazinin bir gözüne, Dede Korkut’u öbür gözüne koysanız, yine Dede Korkut ağır basar.” sözü eserin değerinin anlaşılması için mühim bir kaynak teşkil eder.

Manzum ve mensur biçimdeki eser, Oğuz boylarının kendi içlerindeki siyasi ve idari mücadelelerini anlatan hikâyelerden oluşur. Bu anlatılar Türklerin yaşayışını, örf ve adetlerini, gelenek ve göreneklerini, kültürünü ve medeniyetini en iyi şekilde yansıtarak pek çok bilgiyi günümüze aktarır. Dede Korkut, eserde hem manzume dizdiği hem de hikaye anlattığı için “soy soylayan ve boy boylayan” kişidir. Her şeyi tastamam bilen, gaipten türlü haberler söyleyen, Oğuz kavminin müşkülünü halleden keramet sahibi önemli bir şahsiyettir. Oğuzların yol göstericisi ve türlü akıllar vericisi olduğu için eserde ona “Korkut Ata” şeklinde hitap edilir.

Eserin giriş kısmında yer alan Dede Korkut soylamaları, onun üstün bir akıl hocası olduğunu destekler. Bu soylamalardan özellikle bazıları genelgeçer ifade niteliğindedir ve özdeyiş olarak adlandırılır. Dede Korkut, her ne kadar Oğuzlara yol göstermek ve akıl vermek için yazılmış olsa da çağının ötesine geçerek tüm insanlığı nemalandırmıştır.

Dede Korkut, sözlerine “Allah Allah demeyince işler düzelmez, kadir Tanrı vermeyince er zenginleşmez.” şeklinde başlayarak dinine olan bağlılığını ve inancını tasdik eder. İnsanlara verilen zenginliğin yani kısacası tüm nimetlerin menbaının Allah olduğunu belirterek sözlerine “Ezelden yazılmasa kul başına kaza gelmez, ecel vakti ermeyince kimse ölmez. Ölen adam dirilmez, çıkan can geri gelmez.” şeklinde devam eder. Dede Korkut’un kaza ve kaderi tayin........

© Maarifin Sesi