menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kazlara şartlı tahliye

19 1
23.07.2025

İnsanoğlunun bencilliği ilk olarak kendini koruma içgüdüsüyle başlar. Ancak zamanla bu bencillik artar. Kişi kendi konforunu, çıkarını, hatta anlık keyfini çoğu şeyin üstünde tutmaya başlar. İnsan, genellikle kendi duygularını ve yaşadığı zorlukları fazlaca önemser ama başkasının acısını ya küçümser ya da görmezden gelir.

Yardım etmekten çok, başkasının ne kadar yardıma muhtaç olduğunu konuşmayı sever. Çünkü bu, “Ben o durumda değilim. Ben daha güçlüyüm, daha akıllıyım, daha şanslıyım.” demenin dolaylı bir yoludur. Yardıma muhtaç kişinin eksiklerini sergilerken kendi mükemmelliğini ima etmek, insan egosunun en sevdiği oyunlardan biridir.

Yani aslında bir yandan kendi gururunu okşar, bir yandan da iyi insan rolüne girerek vicdanını rahatlatır. Bir başkasının yoksulluğunu, çaresizliğini, düşkünlüğünü konuşmak; görünürde bir duyarlılık göstergesi gibi dursa da çoğu zaman bunu yapan kişilerin gerçekte yardım etmeye niyeti yoktur.

Çünkü yardım etmek, sorumluluk ve eylem gerektirir. Bunun için zaman, emek, bazen de fedakarlık yapmak gerekir. Oysa sadece konuşmak, bir tür vicdan kozmetiğidir; duyarlı insan görüntüsü verir.

★★★

Bu ahlaki gösterişin en tehlikeli yanı, suçu görünmez kılmasıdır. “Ben üzülüyorum”, “Ben çok duyarlıyım”, “Ben yardımseverim” diyen kişi, bu cümlelerle kendini temize çıkarır. Çünkü sorumluluk almak yerine, onu sözcüklerle üzerimizden atmak daha kolaydır. Böylece hem iyi görünür hem de sistemin devamına katkı........

© Korkusuz