Turp meselesi!
Kadıköy’de gerçekleştirilen 1 Mayıs mitingi öncesinde, üzerinde “Turbunan, şalgamınan devlet yönetilmez” ifadesi yer alan pankart meydana sokulmadı. Polis bu pankartı “sakıncalı ve yasaklı” buldu.
Yasalar açık. Hangi eylemin ya da söylemin suç olduğu ortada...
Birini öldürmek suç, yaralamak suç, şiddet kullanmak suç...
Küfretmek, aşağılamak, hakaret etmek suç...
Hırsızlık, dolandırıcılık, sahtekarlık, rüşvet, irtikap, ihaleye fesat karıştırma, tecavüz, taciz suç...
Açın Türk Ceza Kanunu’nu suç sayılan yüzlerce eylem ya da sözün tek tek sıralandığını görürsünüz...
Hangi sözlerin hakaret, küfür ya da aşağılama sayılabileceği de Yargıtay içtihatlarında yazılı...
★★★
Hal böyleyken...
Turpun, şalgamın suç olduğuna kim karar verdi?
Hangi yasada, içtihatta var bu yasak?
Ha; suç mu?
O zaman o pankarta el koymakla kalmazsın, pankartı taşıyanları da tutuklayıp hakim önüne çıkarırsın...
Ama o pankartı meydana sokmayan polis de...
Ona bu talimatı ileten amiri de...
İstanbul Emniyet Müdürü de... Valisi de biliyor ki...
“Turbunan, şalgamınan devlet yönetilmez” demek suç falan değil...
Düşünce ve ifade özgürlüğü!
★★★
Sayın İstanbul Emniyet Müdürü:
Kuşkusuz çok iyi öğrenim görmüş bir polissiniz...
Onlarca hukuk dersi okumuş olmalısınız...
Allah aşkına, “Kanunsuz emre itaat etmeme hakkı” diye bir şey duymadınız mı?
Gücünü kanundan almayan emre uyarsanız, size o emri verenlerle birlikte suç işlemiş olacağınızı öğretmediler mi size?
★★★
Dün sözüm ona “resmi........© Korkusuz
