menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Bu şehir arkandan gelir mi sahiden?

17 22
previous day

Eskiden de çok duyardım, ama şimdi neredeyse etrafımdaki herkes aynı şeyi söylüyor:

İstanbul’dan gideceğim.

Nereye?

Ege, Akdeniz, nereye olursa...

Neden?

Burada artık nefes alamıyorum.

Geçinemiyorum.

Kiramı ödeyemiyorum.

Trafiğe dayanamıyorum.

Çocuğumun güvende olduğunu düşünmüyorum.

Gıdaya erişmekte bile zorlanıyorum.

Çocuğu sinemaya götürmek istedim. Bir de o ucuz burgerlerden yedik, 2 bin lira para ödedik. Bu kadar harcayamam.

Okullar çok pahalı.

Çocuk okulda kimde, ne görürse istiyor, yetişemiyorum.

Bu şehirde çok yalnızım.

Evlenemiyorum bile.

Arkadaşlarımla görüşemiyorum.

Bu şehir beni çok yoruyor.

★★★

Hangisine ‘Yok artık, daha neler’ diyebilirsiniz ki?

Hangisine ‘Bunların hiçbiri bir şehri terk etmek için yeterli değil’ diye bir yorum getirebilirsin.

Her biri, İstanbul’da kalmamak için bir sebep artık.

Herkes çok haklı.

Fiziken yoruluyoruz evet, ancak en çok mental olarak yıpranıyoruz.

Ekmek aslanın ağzında falan değil artık, baya midesinde.

Gününün en az 9 saatini geçirdiğin iş yerinde mutlu olmak için ayrı çaba harcıyorsun.
Çaba da şu: Görmezden gelmeye çalışmak!

Eve gidiyorsun, ya yalnızsın, konuşacak kimseyi bulamıyorsun ya da çok kalabalıksın yalnız kalamıyorsun.

Ev ev üstüne artık, kiralar aileleri birleştirdi ama evler küçük.

Dolayısıyla herkesin hayatı birbiri üstüne bindi. Derdi, tasasıyla.

Çocuklar yüzüne bakmıyor, bakamıyor, çünkü kafasını tabletten ayırmıyor.

Aileler, biraz kafa dinleyebilsin diye buna izin veriyor.

Kadın-erkek ilişkileri zaten sorunlu bir hal almış. Hayat gibi o da hızlanmış. Bir gün olan, ertesi gün kayboluyor.

Kimse kimseye güvenmiyor.

Bunca sorunun arasında da kimse aklını, bilgisini geliştirmek derdinde değil.

Ne vakti, ne mecali var.

Dolayısıyla vasatlık hüküm sürüyor.

Eskiden bu şehirden gidenlere çağdaş Yunan şiirinin en önemli ismi Konstantinos Kavafis’in şiiriyle cevap verirdik: Yeni bir ülke bulamazsın, başka bir deniz bulamazsın/ Bu şehir arkandan gelecektir/ Sen gene aynı sokaklarda dolaşacaksın, aynı mahallede kocayacaksın; aynı evlerde kır düşecek saçlarına/ Dönüp dolaşıp bu şehre geleceksin sonunda/ Başka bir şey umma/ Ömrünü nasıl tükettiysen burada, bu köşecikte, öyle tükettin demektir bütün yeryüzünü de...

Artık bunu........

© Korkusuz