Çöpler iddianamesi analizi -1: Üst üste yapılan ölümcül hatalar
13 Şubat 2024 tarihinde yaşanan ve 9 işçimizin tarifi imkânsız acılarla yaşamını yitirdiği İliç-Çöpler Altın Madeni Faciasının yıldönümüne yaklaşıyoruz. Faciayla ilgili üst üste yayınlanan bilirkişi raporları ve uzun bir hazırlık döneminin ardından İliç Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame 18 Aralık 2024 tarihinde açıklandı.
İddianamenin özeti: Facia var, canlar yitirilmiş ama sorumlu yok. Daha doğrusu sorumluluk alan yok. Sorumluluk alması gerekenler ise iddianamede hiç yok. Herkes birbirini suçluyor ama ortada kimsenin saklayamayacağı, çok acı ve çarpıcı gerçekler var.
Kanada-ABD ortaklı SSR Mining şirketi ile iktidara yakın Çalık Holding ortaklığında kurulan ANAGOLD Şirketinin işlettiği Çöpler Altın Madeni, 2010 yılında Erzincan’ın İliç ilçesindeki Çöpler köyünün tam üzerine kuruldu. Türkiye’nin en ünlü tulum peynirlerini üreten Çöpler köyünün üzerinde bugün binlerce dönümlük bir alanda kurulmuş bir siyanürlü altın madeni bulunuyor.
Önce açık liç yöntemiyle altın madenciliği yapacağını ilan eden şirket, daha sonra bir kapasite artışı yaparak tank liçini de kullanmaya başladı. Çöpler Altın Madeni, Fırat Irmağı’nın iki ana kolundan birisi olan Karasu nehrinin (Halk arasında Fırat diye de anılır) tam kıyısında, Munzur Dağlarının eteklerinde kurulmuştur. Maden, Munzur dağlarına doğru ilerlemektedir. Dağlık, sarp ve engebeli bir arazide kurulan Çöpler Altın Madeni’nin liç sahası, FAZ 1, FAZ 2 ve FAZ 3 şeklinde her bir basamağı 8-10 metre yüksekliğinde olmak üzere inşa edilmeye başlandı.
Elbette FAZ’lar arttıkça ve basamaklar yükseldikçe riskler de artmaya başladı. 1,2 ve 3 derken FAZ 4’e gelindi. Ancak bu noktadan sonra da sıkıntılar başladı. Çünkü çok daha olumsuz koşullar ve topografya üzerinde FAZ 4 yükselmeye başladı.
Şirket sahiplerinin büyük kazanç hesapları yaptığı FAZ 4 denilen alan, aslında madenin içindeki Truva Atı gibi çöküşe giden bir süreci de başlattı. Para hırsı ve şirketin borsadaki değerini artırmak için FAZ 4’e olması gerekenden fazla yüklenildi. Bütün bunlar yapılırken de en basit güvenlik önlemleri bile ihmal edildi.
Açık liçleme sahası FAZ 4 olarak güneye doğru genişletilmesine rağmen, ilk üç fazda “güvenli alan” olarak bilinen konteynır bölgesi değiştirilmedi. İşçilerin toplantılarını yaptıkları, dinlendikleri ve güvenli olduğu söylenen bu alan, FAZ 4’ün gittikçe güneye kaymasıyla birlikte topuk bölgesi adı verilen liç sahasının altında kalmıştı. Ancak bu önemsenmedi. Yerinin değiştirilmesi düşünülmedi. Eski........
© Kısa Dalga
