menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Özsaygı ve benlik algısı: Kendimizi nasıl görürsek, hayatı öyle yaşarız

10 4
14.08.2025

Kızınızı izliyorsunuz... Elinde fırçası, büyük bir kağıdın karşısında duruyor. Kırmızı, mavi, sarı… Renkler birbirine karışıyor. Yanına yaklaşıp “Ne çiziyorsun?” diye sorduğunuzda, “Bir ejderha! Çok güzel oldu.” diyor. İşte o an, sadece bir resim görmüyorsunuz; o çocuğun kendi gözündeki “ben”i görüyorsunuz. Peki ya o ejderhayı çizerken duyduğu gurur? O da öz saygının ta kendisi.

Çocukların kendilerini nasıl gördükleri ve bu gördüklerinden ne kadar memnun oldukları, tüm yaşamlarını etkileyen görünmez bir pusula gibidir. Bu pusula doğru yönde ayarlandığında çocuk, hem bugününde hem yarınında sağlam adımlar atar.

ÇOCUKLUKTA TEMELLERİ ATIYORUZ

Araştırmalar, öz saygının temellerinin büyük ölçüde çocuklukta atıldığını gösteriyor. Evde, okulda veya arkadaş çevresinde aldığı mesajlar, çocuğun kendine bakışını şekillendiriyor. Tabii çevrenin etkisi bu kadar büyükken, sürekli eleştirilen, kıyaslanan ya da görmezden gelinen bir çocuk, ilerleyen yıllarda “Ben yeterli değilim” inancını içselleştirebiliyor.

Örneğin; düşünün ki ilkokul 2. sınıfa giden Eren, ödevini yapmadığında annesi ona “Sen zaten hep tembelsin” diyor. Bu tek bir cümle değil, tekrarlandığında bir “etiket” haline geliyor. Eren, zamanla kendisini “tembel” olarak tanımlamaya başlıyor ve........

© Kıbrıs Postası