menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yüreğini Sessizce Verenler İçin

14 0
16.06.2025

Bazı günler vardır, takvimlerden sarkar…
Sayısı bellidir bu günlerin ama anlamı derindir.
Babalar Günü de öyledir işte.
Kimine göre bir telefon konuşması,
kimine göre kısa bir kutlama mesajı.
Ama aslında çok daha fazlasıdır bu gün —
bir hayat duruşudur.
Bir insanın, bir çocuğun kendini bulma serüveninde
görünmeyen bir el,
hissedilen bir omuz,
duyulmayan ama hep var olan bir sestir: baba.

Eğitim bir okulda başlamaz;
ne bir tahtayla başlar, ne de bir diplomayla son bulur.
Eğitim, yaşamın ta kendisidir.
İnsan, daha ana rahmine düştüğü anda öğrenmeye başlar.
Ve o andan itibaren sadece annenin değil,
babanın da sessiz ama derin bir sorumluluğu başlar.

Çocuğun yüreğine dokunmak için önce insan olmak gerekir.
Baba olmak, bir yürek işidir.
Bir ömür süren eğitimin en derin halkalarından biridir babalık.
Çünkü bir çocuk, kendini tanırken yalnızca aynaya değil,
annesinin gözlerine,
babasının suskunluğuna,
dokunuşuna da bakar.

Anne ve baba…
Bir çocuğun en kıymetli iki pusulası.
Biri sevginin sesi olur,
öteki güvenin gölgesi.
Hayatın dengesi,
bu iki değerin birbirini tamamlamasıyla kurulur.

Hayatı paylaşmak yalnızca ekmeği bölüşmek değildir.
Sorumluluğu, duyguyu, zamanı ve düşünceyi de birlikte taşımaktır.
Ev dediğimiz yer, birlikte atan kalplerin mekânıdır.
Ve o kalpte çocuk büyür.

Bir Sinema Biletiyle Gelen........

© Kıbrıs Postası