KKTC’ye KKTC’den öte Kıbrıs Türk halkına uygulanan ambargoları, en başta insan haklarına aykırı bulurum.

Siyasi tanınmışlık olmasa KKTC’nin varlığı kabul ediliyor.

Dünyaca ünlü pek çok marka, üretim merkezinden doğrudan KKTC’ye gönderilmiyor mu?

Rum yönetimi, örneğin Mercedes’e, “Kuzey Kıbrıs’a, Kuzeydeki limanlardan araba satarsanız, Güneye araba satışınıza izin vermeyeceğiz” diyebiliyor mu? Diyemiyor.

KKTC’de söz sahibi olanlar, yöneticiler, istikrarlı bir şekilde ambargoların üzerine gitmek yerine, iç tribünlere yönelik şikayet etmeyi tercih ediyor.

***

Direkt uçuş en çok konuşulan konudur.

2004’te Annan Planı Referandumu’nun sonuçlanmasının hemen sonrasında eşi Kıbrıslı Türk olan Alper Eliçin’e direkt uçuşu sormuştum. 4 Mayıs 2004’te de görüşlerini yazımın içinde okurlarla paylaşmıştım.

Bugün de geçerli olan görüşlerini sizlere aktarıyorum:

“Bugünlerde KKTC’nin üzerindeki hava ulaşım ambargosunun kaldırılması gündeme geldi. Ancak, bu ambargonun nasıl kalkacağı konusunda farklı görüşler öne sürülüyor. Bunların tümüne yakınında, hatalı yanlar çok ağır basıyor. Örneğin, 30 Nisan 2004 tarihinde Sn. Mehmet Ali Birand’ın CNN Türk’te sunduğu “Manşet” programında da ICAO’da (Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü) çalışan bir Türk uzmana dayanılarak güney Kıbrıs’taki yönetimin izni gerektiği iddia edildi. Bu........

© Kıbrıs Gazetesi