Asla pes etmek yok… Söylenmek yok, söylemek var…
Önceki akşam İngiliz Yüksek Komiseri’nin ev sahipliğinde Köşklüçiftlik, Mehmet Akif ya da daha eskilerdeki adıyla Shekspear Avenu’edeki tarihi binalarında resepsiyon vardı.
Güzel bir hava, yeşil çim zeminli bir bahçe… Tarih Kokan bir bina…
En eski mimarlarımızdan Tuna Veysi’den binanın ve ilk sahibinin hikayesini dinledik, tarih dersi dinler gibi.
İngiliz Yüksek Komiseri Michael Tatham’ın yaptığı konuşma oldukça dengeliydi. Kuzey’de konut sahibi olarak yaşayan İngilizlere vurgusu ve onların temsilcilerinin gecedeki varlığına konuşmasında yer vermesi anlamlıydı.
***
Resepsiyondan ayrılırken Murat Metin Hakkı ve eşiyle başlattığım sohbeti, Başaran Düzgün ve kızı Deniz’le tamamladım. Yanımızdan geçenlerin sorularına, net yanıtlarımı yüksek sesle verince Sevgili Deniz, “Hasan abi, yavaş da duyacaklar.” dedi. Ben de gülerek duyulsun diye söylediğimi ifade ettim… Ve ayak üstü sohbetimiz Kıbrıs Türk halkı ya da toplumunun tepki koymadaki edilgenliğine kadar aktı.
***
Bu ülkede yapılan ya da yapılmayan her türlü işin adresi vardır ve biliniyor.
Bütün mesele hem doğru adresi bulmak hem de doğru tepkiyi ortaya koyabilmektir.
* * *
Futboldaki oyun kuralları dünyanın her yerinde aynıdır.
Hakemler oyunun kuralına göre oynanmasını sağlamak için sahadadır. Hakemin işi hakimden daha zordur. Hakemin, hakim gibi davayla ilgili tarafları, tanıkları dinleyip........© Kıbrıs Gazetesi
