Allah fakiri sevindireceği zaman eşeğini önce kaybettirir sonra buldururmuş
Yıllar evvel, süper enflasyonist bir dönemi yaşamıştık.
TL güneşte kalmış buz gibi erirken, fiyatlar, yetişmesi mümkün olmayan bir hızla artıyordu.
Hükümet, pahalılığı kontrol etme bakımından elinde her hangi bir enstrüman olmadığı için, Türkiye’nin desteğiyle her ayın hayat pahalılığını, maaş ve ücretlere yansıtıyordu.
Çare miydi?
Elbette değildi.
***
Her köşe yazarı gibi benim de hayat pahalılığının özüyle ilgili çok sayıda yazım var.
Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikasında, ciddi ciddi sendikacılık deneyimim olduğu için hayat pahalılığı ödeneğini doğru okumada, hiçbir zaman sorunum olmadı…
Hayat Pahalılığı ödeneğine bakış açımın özü şudur…
“Hayat pahalılığı ödeneği, gelirdeki gerilemenin, giderilmesi, satın alma gücünün yerine getirilmesidir.
Hayat pahalılığı ödeneği KAYBEDİLEN EŞEĞİN BULUNMASIDIR.
Bir şartla, gerçek anlamda hayat pahalılığıyla savaşta, gelirlere eşitliği sağlayacak kadar hayat pahalılığı ödeneği verilirse…
En başta ülkeyi yönetenler, şunu bilerek konuşsun.
HAYAT PAHALILIĞI ÖDENEĞİ, ARTIŞ DEĞİLDİR.
ALLAH, FAKİRİ SEVİNDİRECEĞİ ZAMAN, EŞEĞİNİ KAYBETTİRİP, SONRA BULDURURMUŞ.
***
........© Kıbrıs Gazetesi
