Dezenformasyon ve kara propaganda balonu!
Dezenformasyon, son derece bilinçli / kasten üretilen çarpıtılmış ve yanlış bilgi ile kamuoyu oluşturmak ya da kaosa yol açmak için sıklıkla kullanılan bir yöntemdir. Bu yöntemi Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne karşı sıklıkla kullanmaktadır…
Kara propaganda ise, kaynağı ve çıkış noktası belli olmayan (ya da farklı bir coğrafyada üretilen) propaganda türüdür. Dost bir kaynaktan geliyormuş gibi algı yaratılmaya çalışılsa da gerçek tam tersidir. Bu yöntemi, ülkemizdeki var olan(sahadaki mevcut) gerçekleri, siyaseten işlerine gelmedikleri için görmezlikten gelerek, Kıbrıs Türk Halkının aklıyla dalga geçer gibi sahte umut balonu şişirmeye kalkışanlar kullanmaya çalışmaktadır…
Cenevre’de17-18 Mart 2025 tarihleri arasında gerçekleşen gayriresmi Kıbrıs toplantısına, KKTC’den gerek siyasi gerekse medyadan geniş bir katılım olmuştur. Dolayısıyla Cenevre’de neler olup bittiği KKTC medyasından öğrenilebilir. Ancak buna karşın gerek siyasette gerekse medyadaki bazı çevrelerin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi medyasında dezenformasyon içeren haberleri alarak bunları öne çıkarmaya çalıştıkları görülmüştür!
Son beş yıldır gerek siyasette gerekse medyada bazı çevrelerin, KKTC’nin ve Türkiye Cumhuriyeti’nin neredeyse her gün defaten Kıbrıs konusunda; ‘EGEMEN EŞİTLİK VE EŞİT ULUSLARARASI STATÜ’ temelinde ‘İKİ DEVLETİN İŞ BİRLİĞİNE DAYALI UZLAŞI VİZYONUNU’ ilk günkü gibi hararetle savunduklarını, bundan geri dönüş olmadığını her fırsatta dile getirmelerine rağmen;
a) Sahadaki var olan gerçek durumu, siyaseten işlerine gelmedikleri için görmezden geldiklerini,
b) Sahadaki var olan gerçeklere rağmen Kıbrıs Türk Halkının aklıyla dalga geçer gibi gerçeklere dayanmayan sahte umut balonu şişirmeye kalkıştıklarını,
c) İşlerine gelmesi durumunda var olan gerçekleri görmezlikten gelerek Dezenformasyon ve Kara Propagandaya dayalı bilgileri yaymaya kalkıştıklarına sıklıkla şahit olmaktayız.
Kıbrıs konusuna çözüm bulunabilmesi amacıyla 57 yıl önce Birleşmiş Milletler iyi niyet misyonu çerçevesinde başlatılan müzakereler hatırlanacağı üzere CransMontana’da 2017 yılı Temmuz ayı başında Rum tarafının katı ve uzlaşmaz tavırları neticesinde çökerek sonlanmıştır!
Kıbrıs konusuna federal zeminde bir çözüm bulunamayacağının anlaşıldığı bir dönemde (2020) KKTC Cumhurbaşkanlığı’na aday olan Sayın Ersin Tatar, ‘EGEMEN EŞİTLİK VE EŞİT ULUSLARARASI STATÜ’ temelinde ‘İKİ DEVLETİN İŞ BİRLİĞİNE DAYALI YENİ UZLAŞI VİZYONUNU’........
© Kıbrıs Gazetesi
