menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

14 Ağustos düşünceleri…

11 0
14.08.2025

Tarihe kaydolan kritik olaylar, ileriye doğru atılan adımlarda insanlara rehber olmalı… Nedeni de açıktır bunun: Yeni yanlışlıklar yapılmaması ve en doğru adımların atılabilmesi adına… Bu gerçeği önemsemeyenler ancak marazi takıntıları olanlardır…
Tarihsel süreçte “Mitera Ellada”sı ile kol kola yürümekte olan Rum komşularımızın bu akılcı gerçeği zerrece ırgalamadıklarının yığınla örneği vardır… Ki bugün, 14 Ağustos itibarıyla, işte o örneklerden en tarihi olanlardan birinin daha yıl dönümündeyiz…
51 yıl önce bugün, Cenevre’de günler boyu yürütülen son derece duyarlı görüşmelerde, Türk tarafının tüm uzlaşmacı yaklaşımlarını geriye çeviren Rum – Yunan tarafı, Türkiye’yi Barış Harekâtı’nın ikinci bölümünü gerçekleştirmek zorunda bırakmıştı… 20 Temmuz’da gerçekleştirilen Türk Barış Harekâtı’nın barışçı ve kalıcı sonuçlarını uluslararası bir anlaşmayla yaşama geçirebilmek adına gitmişti Cenevre’ye Türk tarafı oysa… Bu iyi niyet yazık ki, Rum ve Yunan tarafının uzlaşmazlık ve şımarıklık duvarına çarpacaktı…
Türk tarafı “kalıcı barış” adına dudak uçuklatan ödünleri göze aldığı halde, o hastalıklı “ohi” sözcüğünden başka bir tepki gelmemişti Rum – Yunan tarafından…
Tek istedikleri, 20 Temmuz 1974 Barış Harekâtı’yla Kıbrıs’a çıkan Türk askerinin adayı derhal terk etmesiydi… Oysa yarattıkları o son derece kritik ve tehlikeli ortamda olasılığı var mıydı böylesi bir isteğin gerçekleşmesinin? Garantör Türkiye adaya anayasal düzeni sağlamak adına gelmişti… Bunun sağlanmasına fırsat tanımadılar… Ondan sonra yapılacak tüm Kıbrıs müzakerelerinde de, bu hastalıklı........

© Kıbrıs Gazetesi