Kadere nasıl inanılır?
Memleketin idaresini elinde bulunduran zevatın kendi beceriksizliklerini itiraf ettikleri vaki midir?
Nadiren, sizinle baş başayken şu işi yapmasaydık ya da öyle değil de böyle yapsaydık daha iyiydi deme ihtimalleri vardır. O kadar.
Enflasyon mu? Dış güçler yaptı, faiz lobisi, Soros. Hadi bilemedin bazı fırsatçılar. Diyanet İşleri marifetiyle “Allah yaptı” demeye getirdiklerini bile işittik.
Deprem?
Hani iki buçuk yıl önce 50 bin insanımız anlı şanlı binaların altında bağıra bağıra can vermişti.
Onu haydi haydi Allah yaptı, şüphen mi var, sapık mısın sen? Hiç mi kafan basmıyor, kader planında oldu.
Peki sen çürük binalara ruhsat verdin. Binaların sağlam olup olmadığını denetlemeye yetkin vardı, denetlemedin, aklı eren insanlar bu binaların depremde yıkılacağını söyledi kulak asmadın.
Allahu Teala Kur’an-ı Kerim’de sayısız defalar “işini düzgün yap” dedi dinlemedin. Amel-i Salih, işini düzgün yapmaktır, yapmadın.
Şöylesi daha kolay ve daha verimli:
Depremde ölenler ölüyor. Artık oy veremezler. “Beni memleketin yöneticileri öldürdü” de diyemezler.
Onlar için “Allah’tan rahmet” dileriz. “Yaralılara acil şifalar” dileriz.
Biz denetlemediğimiz için yıkılan evlerin yanında resim çektiririz ve “En kısa zamanda yaraları saracağız” deriz. Sen sağ ben selamet.
Onlar?
Onlar ölü. Kader planında.
Kader, yani Allahu Teala’nın takdir ettiği, bir insanın, yeterince tahkim edilmemiş ağır........
© Karar
