menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Adalet çağrısı

148 1
06.06.2025

Yargının siyasi araç olarak kullanılması, 1950’den itibaren darbeler hariç, hiç bu boyutlarda olmamıştı. Doğan tepkileri sırf ‘muhalefet duygusu’na bağlamak yanlıştır. Çünkü iktidar partisinin kurucularından ve Ak Parti’yi reformist döneminde desteklemiş olan hukukçulardan, politikacılardan ve aydınlardan da tepki geliyor.

Zaten bütün uluslararası ölçümlerde Türkiye hukuk sıralamalarında en aşağı seviyelere düşmüş durumda. “Hukuk güvenliği” görülmediğinden yatırım gelmiyor.

İLK YAPILMASI GEREKEN

Geçenlerde yayınlanan “Adalete Çağrı” bildirisinden bahsediyorum. Hem imzacıları itibariyle önemli hem içeriğinin akademik kalitesiyle değerli bir bildiri.

Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç gibi, daima siyaset üstü, vesayete karşı özgürlükçü hukuk çizgisini savunmuş bir yargıç…

Hüseyin Çelik, Ertuğrul Yalçınbayır AK Parti kurucuları ve Bakan…

Ertuğrul Günay, Bahattin Yücel, Hakan Tartan eski bakanlar… Ve eski milletvekilleri, hukukçular, profesörler yöneticiler…

Bildiri, bir ‘siyasi muhalefet metni’ değil… İktidarın ihlal ettiği hukuk kurallarını, oluşturulan korku ortamını, keyfi tutuklamaları anlatıyor.

Tarihe not düşüyorlar: “Yüksek yargı organlarının yeniden yapılandırılması” yoluyla yargının siyasallaştırıldığına, “cezalandırma amacı taşıyan tutuklama ve adli kontrol” uygulamalarına, “kayyım atamalarına ve KHK uygulamalarına” dikkat çekiyorlar. “Gizli tanık, iltisak ve........

© Karar