Devlet, başta dürüst olmazsa sonra kimseyi inandıramaz
Son LGS muamması devlet kurumlarının kamuoyuyla paylaştığı bilgilerin güvenilmezliğini ve şüphe uyandırıcılığını gösteriyor. İktidar ile devlet ortak mekanizma haline geldiği için, toplum karşısında bürokrasiyi ya da kurumları değil neredeyse her vakada partiyi gördüğü için açıklamalar giderek inandırıcı olmaktan uzaklaşıyor. O kadar ki, belki bir bakanlığın haklı olduğu ve doğruyu söylediği durumlarda bile açıklamalar güven vermiyor. Bütün sistem sath-ı müdafaa tarzında çalıştığı için ve insanlara sayısız kez yanıltıcı bilgi pompalandığı için en güvenilir olması gereken kurumlar dahi şüpheden kurtulamıyor.
Neden? Çok nedeni var. En başta da merkezinde bir devlet kurumunun olduğu herhangi bir yanlışta acilen yalanlama ve muhatabına hakaret alışkanlığı olduğu için. Mesela, İsrail ile ticaret… 7 Ekim sonrasında İsrail’le ticaretin devam ettiğini söyleyenler “Hain, memleket düşmanı ve MOSSAD ajanı” olmakla itham edildi. Bir süre sonra da hükümet gerçeğe direnemedi ve İsrail ile ticaretin sonlandırıldığını ilan etti. Hainlik, düşmanlık, ajanlık lafları ortada kaldı. Ama güvenilirlik bir kere kayboldu… Peki şimdi, hâlâ İsrail ile ticaretin hala........
© Karar
